18 eylül 2008 ac bellinzona galatasaray maçı

    skibbe'nin bu takıma bir kaç gömlek küçük geldiğini gördüğüm maç olmuıştur. galatasarayımın bu hallere düşürülmesini hazmedemiyorum...
    (19.09.2008 11:00)

türk silahlı kuvvetleri

    "darbeler olmasın, cuntalar olmasın, ülkemiz her 10 yılda bir 50 sene geriye gitmesin, halkın seçtiği hükümetleri yine ve sadece halk alaşağı etsin, dipçik gölgesi altında yaşamayalım, postallar çiçekleri ezmesin, tanklar yollarımızdan geçmesin" dediğimizde, birileri inatla ve utanmadan; "siz tsk'ya karşı geliyorsunuz, atatürk ilke ve inkılaplarına kafa tutuyorsunuz!" diyor.
    bu topraklar için dağ başında -30 derecede nöbet tutan biri olarak kimse bana "sen tsk düşmanısın" bıdı bıdısı yapmasın...
    bence; postal yalayıcılığı ile tsk'ya saygıyı karıştırmadan yaşayalım...
    (19.09.2008 10:58)

direği yalayan top

    "Kaçan bir gol kadar bile üzülmedik,
    Çocuklar ölürken o siyah Afrika’da"


    ibrahim tenekeci
    (18.09.2008 16:41)

deniz feneri derneği

    komik... yüzyılın en komik davası! "elden para çıkardılar, başka bir derneğe verdiler, başka isimlere de para verildi" gibi yazarken bile kendimi tutamayıp güldüğüm iddialarla başlamış ve bitmiş dava! ceza alanlara bakıyorum da; "ulan bunlar mı koskoca deniz feneri derneği'nin yöneticisi" diyorum! beceriksiz, pespaye kılıklı, mahkemeye neden getirildiğini bile anlamayacak kadar saf bakışlı bir kaç kişi!
    işin tuhaflığı bir yana; 10 yıldır binlerce fakir fukaranın yardımına koşan bir derneğin kasaba bakkalı mantığı ile yönetiliyor olduğunu görmek üzdü beni...
    (18.09.2008 16:36)

diyarın ilk evlilik duyurusu

    diyar sakinlerinin sabırsızlıkla beklediği kutsal duyuru! kime nasip olacağı belli değil. sevgilisi olanlar, nişanlılar, bir birini deli gibi sevenler, evlilik hazırlığı yapanlar, hiç aklında yokken evleniverecek olanlar... velhasılı; "düğün-dernek olsa da katılsak" diyenlerin dört gözle bekleği duyurudur bu...
    (18.09.2008 16:21)

deniz feneri derneği

    milliyet ve hürriyet dahil tüm gazeteleri okudum, fakat alman mahkemesi'nin niçin deniz feneri derneği'ni cezalandırdığını anlayamadım! evet gerçek söylüyorum; suçlananların günahı nedir, hala öğrenemedim!
    benim gördüğüm; almanya'da toplanan yardım paraları banka kanalı ile değil kurye mantığı ile türkiye'ye sokulmuş! peki bu paralar ne yapılmış? türkiye'deki deniz feneri hesabına yatırılmış. peki bunun nesi suçlanmayı gerektiriyor? bilen var mı?

    almanya, kendi ülkesinde toplanan paraların elden türkiye'ye götürülmesine içerlemiş, onun mahkemesini yapıyor! peki bizim akl-ı evvellerimiz olayı nasıl değerlendiriyor? "yok efendim dolandırıcılıkmış, yok efendim yolsuzlukmuş..." külahıma anlatın siz bunları!
    haberleri okudum ve artık, deniz feneri derneği üzerinden muhafazakar kesimin yradımlaşma duygularının törpülenmeye, güven duygularının zedelenmeye çalışıldığına inancım daha da arttı... olay kısa ve net olarak budur...
    (18.09.2008 15:52)

krgym

    krgym, türkiye'de hüküm süren katı ideolojiye gönül vermişlerin sevmediği tarzda tanımlar giriyordu. krgym'in tanımlarını beğenerek ve ilgiyle okuyordum. şunu da biliyorum ki; kimse kimsenin tanımlarını beğenmek zorunda değil! bunu bir kenara koyuyorum ama bazılarının krgym'i diyar yöneticilerine gammazlamasını anlayamıyorum. bu kadar mı öteki'nin fikirlerinden, görüşlerinden korkuyorsunuz! bu kadar mı, sizin dışınızdakilere hayat hakkı tanıyorsunuz! tek fikir, tek renk, tek ideoloji olsun diye mi bütün çabanız?
    diyarda uzun tanımlar girip, en iyi ben bilirim ayaklarına yatan, her tartışmada zeytinyağı misali üste çıkan, öteki'ni küçümseyen hatta öteki'ne hayat hakkı tanımayan vampirleri tarihe havale ediyorum...
    krgym; en kısa zamanda diyara dönmeni temenni ediyorum...
    (11.09.2008 15:52)

nihat genç

    yakın bir zamanda tuncay özkan'ın kanalı kanal biz'de program yapmaya başlayacakmış. "nereden nereye" diyorum! hakan albayrak ile çıkılan yolda şimdi yoldaş tuncay özkan...
    (08.09.2008 18:02)

detroitli kızıl

    iftar davetimi geri çevirmeyip beni onurlandırmıştır. birlikte orucumuzu açıp, allah ne verdiyse yedik ve peşinden de akşam namazını eda edip çaylarımızı muhabbet eşliğinde yudumladık... ben istanbul'un bir ucunda, o bir ucunda ikamet ettiği için birlikte fazla bir zaman geçiremedik fakat yine de camianın dedikodusunu yapmadan da duramadık... en büyük asker fatih'ten, üniversite yıllarına, ortak arkadaşlardan kitaplara kadar o kısacık zaman diliminde bir çok konuda lafın belini kırdık...
    ona ısrarla "oku dediğim" kitabı okumadan geri verdiği içinse beni üzdü. detroitli kardeşim; keşke o kitabı okusaydın be...
    (08.09.2008 15:22)

abdullah gül ün ermenistan ı ziyareti

    gayet güzel geçmiş bir ziyarettir... sanki yıllardır beklenen ama bir türlü gerçekleşmeyen, gerçekleşmesi dahi düşünülemeyen bir ziyaretti bu. iki komşu ülke devlet başkanalrı yıllar sonra bir araya geldi. iki komşu halk, yıllar sonra yan yana olunabileceğini gördü. sonuçlarını ilerleyen yıllarda daha pozitif bir şekilde alacağımıza inanıyorum. bu cesur daveti yapan sarkisyan'a ve bu daveti yürekli bir şekilde kabul eden gül'e şükranlarımı sunuyorum...
    (08.09.2008 10:39)

recep tayyip erdoğan ve aydın doğan savaşı

    geç kalmış bir kavgadır. aydın doğan denen kişi, şu zamana kadar gelen hükümetlerle bir şekilde anlaşmış ve kervanını yürütmüş. ak parti hükümeti iktidara ilk geldiği günlerde, aydın doğanla anlaşma yoluna gitti. doğan'ın petrol ofisi başta olmak üzere bir çok şirketinin vergi borcu ve benzeri ödemesi gerekenler ötelendi. karşılıklı anlaşmaya gidildi; doğan medyası ak parti'ye saldırmayacak hükümet de doğan'ın yaramazlıklarını görmezden gelecekti. ancak hükümet bu anlaşmanın doğan tarafından bozulduğuna inanıyor. ve bu yüzden kılıçlar çekildi, savaş baltaları gömüldükleri yerden çıkarıldı.
    bence; erdoğan'ın doğan'ı muhatap kabul etmesi bile gereksiz... söylediği gibi doğan'ın defterlerini açıklarsa da gayet güzel olur...
    (08.09.2008 09:00)

ali balkız

    türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük saçmalayanı! islam'da reankarnasyon olmadığı halde bu arkadaş, "aleviler reankarnasyona inanır, biz atatürk'e hz. ali'nin reankarne olmuş hali olarak inanırız" diyebilmiştir. iyice saçmalamış ve ne dediğini bilemez hale gelmiştir. halis alevilerin bu tarz kişilerden kurtulmaları gerek.
    (06.09.2008 17:01)

deniz feneri derneği

    Almanlar, kendi ülkelerinde kazanılmış paraların dünyanın dört bir tarafına yardım olarak gitmesini durdurmak istiyor! olay budur... olay budur da aydın doğan'ın ısrarla bu olayın üzerine gitme sebebi nedir? işte asıl bu ortaya çıkarılmalı...
    http://yenisafak.com.tr/Yazarlar/?t=06.09.2008&y=TahaKivanc
    (06.09.2008 14:30)

cafcaf

    ekim ayından itibaren tek başına haftalık yayınlanacak. şu sıralar derginin daha iyi olabilmesi için çalışılıyor. asım gültekin koşturuyor, yoruluyor... 40 bin abone bulunursa dergi çıkacak. inşallah bulurlar... daha detaylı bilgi için: http://www.cafcafdergisi.net/
    (06.09.2008 09:07)

yobazlığa övgü

    süleyman çobanoğlu kitabının arka kapak yazısında derdini gayet güzel ve net bir şekilde anlatmış. bunu dallandırıp budaklandırmanın, olayı ajite etmenin, işi edebiyata ve felsefeye kadar götürmenin bir lüzumu yok! çobanoğlu, kitabında yobaz denen kişinin özelliklerini açıklamış ve onun övgüyü hak ettiğini açıklamış. olay budur... alem buysa yobaz benim
    (05.09.2008 17:02)

sayfa: 1-2-3-4-5...-45

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.