süt

    farsça'da "şir" denilen bu kelime bizde "hem-şire" gibi güzel bir terkip oluşturmuştur. bu yüzdendir ki kızkardeşe "aynı sütten, aynı sütle beslenmiş" manasına hem-şire deriz. fakat gariptir, biradere hem-şir denilmez. sıhhiye ordusunun hanım neferlerine niye hemşire denildiğiyse ayrı bahis, hatta bence muammadır.
    (21.09.2006 13:14)

osmanlı türkçesi

    türkçe'nin en zarif, en rafine, en estetik, en şümullu devresi ve koluna verilen isimdir. ayrıca osmanlı türkçesi terkibi doğru, osmanlıca ibaresi katiyen yanlıştır. nasıl karahanlı türkçesi, çağatay türkçesi, nihayet türkiye türkçesi varsa işte o kabil osmanlı türkçesi vardır, bu zengin ve mucizeli devre, bir türk'ün milleti ve milletinin yaratma kudretiyle övünmesi için yeterli bir sebeptir. Örnekleyelim:

    "tîz çekmezsin cefâ tiygın beni öldürmeğe
    Öldürür elbet beni âhir bu ihmâlin senin"
    (21.09.2006 07:44)

isim

    çoğulu "esma" olan ve karşıladığı varlığa az çok etki ettiğine inandığım kelime. kişi, eğer taşıdığı isme uygun bir duruş sergiliyor, uygun tavırlarda bulunuyorsa o kişi "ismiyle müsemma'"dr. tanpınar, bir şeye isim vermenin o şeyi kendimiz için bir mesele olarak kabul ettiğimizi söyler. isim ontolojik bir problemdir. Ä°smi olan vardır, bu arada Ä°slam peygamberi'nin, getirdiği tevhid esaslı dinle birlikte cahiliye devrinin kötü anlamlar ifade eden isimlerini değiştirdiğini, eski türklerde herhangi bir kahramanlığı bulunmayanlara isim verilmediğini hatırlatalım.
    (21.09.2006 07:43)

nev

    farsça "yeni" demektir. nev-nihal, nev-zuhur, nev-rûz gibi terkipler yapar. osmanlı türkçesinde de bol bol kullanılmıştır. çok çeşitli kelime oyunlarına, söz sanatları yapmaya imkân veren kullanışlı bir kelimedir. Ä°nsanoğlunun yeniye, el değmemişe, göz girmemişe (nâ-dide'yi kastediyorum: göz girmemiş, yani müptezelleşmemiş, çokluktan dolayı değeri düşmemiş ) olan ezelî temayülü bu kelimenin çağrışım dairesinin güzelliğiyle yakından ilgilidir.
    (21.09.2006 07:42)

yahya kemal beyatlı

    tanzimat ve servet-i fünun yıllarındaki kırılmalar ve kopukluklardan ve mehmet emin'in millî ama gayr-i estetik şiirlerinden sonra türkçe'ye mümkün olduğu kadar eski asaletini, kuşatıcılığını, gücünü iade eden mucizevî adam. müthiş bir Ä°stanbul âşığıdır.
    Benzetmek olmasın sana dünyada bir yeri;
    Eylül sonunda böyledir Ä°sviçre gölleri

    ("hiçbir yer sana benzemez, benzeyemez, benzeyebilemez, hâşâ) demektir bu.
    (21.09.2006 07:41)

endam

    ol gül-endam bir al şâle bürünsün yürüsün
    ucu gönlüm gibi ardınca sürünsün yürüsün

    şeklindeki beytin öznesidir. vasfı murad edilen hatun, bu beyit kendisine söylendiği için ne kadar fahretse yeridir.
    (21.09.2006 07:41)

allah ına kavuşmak

    büyüklerin ölmeden evvel de gerçekleştirmeye çalıştıkları olay. "allah'la olma hâli" de denilebilir ki geçmiş asırlarda bu iş bu kadar zor, bu diyarın yolu bu kadar dikenli değildi...
    (21.09.2006 07:40)

para babası

    çocuğunuza "para" ismini vermekle elde edemeyeceğiniz vasıf...
    (21.09.2006 07:39)

bu sabahların bir anlamı olmalı

    bülent ortaçgil'in "kahvaltım anlamsızdı" şeklindeki çıkışından sonra, zaman dilimlerinin kendilerine göre anlamları olduğuna inanan ve bu anlayışla her ânına anlam katmaya çalışan, arayan, soran, sorgulayan, hayatını kesif yaşayan saygıdeğer insanların sevdiklerini sandığım parçanın kilit sözleri.
    (21.09.2006 07:38)

beklemek

    el intizar, eşeddü mine'n-nâr (beklemek ateşten şiddetlidir) denilmiştir ki, bu ruh kemirici fiilin her asırda benzer şekilde yaşandığının, algılandığının delilidir. ayrıca sabretmekle beklemenin arasının iyice açılması gerekmektedir. çok defa beklediğimizi sandığımız durumlarda sabrediyoruzdur ve ne yazık ki çok defa sabrettiğimizi sandığımız durumlarda bekliyoruzdur.
    (21.09.2006 07:38)

sayfa: 1...-5-6-7

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.