son beğenilen tanımları genel istatistikler
Ball’ın bu sanat toplantılarına katılarak toplum, savaşlar, yıkım, özgürlük ve sanat hakkında gitgide yerleşen fikirler üretmeye başlayan ve bir avuç göçmen diyebileceğimiz bu insanlar öncelikle; Tristan Tzara, Marcel Janco ve Hans Arp idi. 1916’da yine bu mekanda Tristan Tzara, sözlükten rastlantıya dayalı bir kelime seçerek bu yeni akıma Dada adını vermiştir. Bundan iki yıl sonra ise Dada Akımının manifestosunu yazar. Kurulu düzene ve savaşın getirdiği yıkımlara karşı olan Dada sanatçıları, sanatta var olan kurgulama, düzenleme gibi düşünceleri hiçe sayarak tamamen rastlantısallığa ve doğaçlamaya yönelmişlerdir. Savaşı yaratan insan aklının yetersizliğine her fırsatta göndermeler yapan bu sanatçılar, adeta akıldışı olmanın sınırlarında gezmişlerdir. Teknik olarak hemen hemen her sanatçının bu akıma yeni birşeyler kattığı söylenebilir. Yine de bu dönem içinde en çok kolajın öne çıktığını görmekteyiz. Akımın üretken sanatçılarından Duchamp’ın ready-made (hazır nesne)leri de bu akımı öncü yapmaktadır. Bu hazır nesneler, kübizm ile tuvalin içine giren üç boyut hissi amaçlayan kolajlardan ayrıdır, bunun ötesine geçip nesneyi temsili çerçeveden çıkarır. Üslup olarak bilinçli olarak birbirlerine benzememeye çalışmışlardır. Dada akımının sanatçılarının arasında bir üslup ya da teknik birliğinden çok bir duygu birliği hissedilir. Dada akımını benimsemiş çoğu sanatçının daha sonraki dönemlerde farklı akımlara yönelmiş olması da bu özgünlük arayışında gizlidir. Bu sanatçılar için Dada, bir okul ya da bir misyon evi vazifesi görmüş, onları düşünsel ve sanatsal açıdan yetiştirip gerçek birer sanatçıya dönüştürmüştür.
Durağanlıktan adeta tiksinen bu akımın neferleri için resmedilmesi gereken; güç, hız ve yenilikti. Teknolojinin getirisi olan ve bu düşüncelere hizmet edecek her şey, sanatçıların yapıtlarında yer almıştır. Marinetti’nin Le Figaro’daki “Le Futurisme” adlı yazısı ile tanınan bu akım, kısa sürede İtalyan ressamların gözdesi haline gelmiş, hatta onyıllar içinde birçok isim altında tekrarlanarak farklı ülkelerde farklı adlar altında yaşamaya devam etmiştir. Rusya’da Rayonizm ve Luçizm’in, İngiltere’de ise Vortisizm’in esin kaynağı olmuştur. Fütüristleri cezbeden Fransız Düşünürü Henri Bergson’un kuramı, gelecekçi sanatçıların manifestolarında kendini sıkça gösterir. Özellikle Boccioni’nin teknik manifestosunda, figürlerin bir görünüp bir kaybolması, retina üzerinde titreşimler olarak algılanması düşüncesi, bu etkilenmenin sonucudur. Gelecekçilerin önem verdikleri arasında yenilik ve şiddet kavramları bariz şekilde öne çıkmıştır. Büyük savaşlara gebe yeni bir dünyanın içindeki potansiyel haldeki şiddeti yapıtlarına yansıtmayı çok şeyden önemli bulan fütüristler, o zamana kadar kutsanan, saygın birçok değeri de yerle bir etmek niyetiyle yola çıkmışlardır. İtalya’daki Faşist düşüncelerin sanattaki çıkış noktası olduğu hakkında sıkça tartışılan bu akım, Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla etkisini yitirmiştir. Gerçekte politikayla doğrudan bir bağı olmamasına rağmen, savaşı dahi bir temizlik olarak gören, kadınları aşağılama yanlısı gelecekçilerin sanatı, benzer düşünceler nedeniyle siyasi oluşumların propaganda aracı olarak da görülmüştür.
derslerin ve hayatın geri kalanında da işler karşık be günlük. elindeki topları bakmaya bile gerek duymadan çeviren bir jonglör gibi oldum. sayısını unuttum. adımı unutursam şaşırmayacağım. onu kırma, bunun yardımına koş delir delir delir... ama şunu deme günlük, senin hayatında hiç mi güzel şey olmuyor çocuk. eh var belki de ben görmüyorum. gördüğüm tek olumlu şey hiperaktif modda olmam. böylece etrafımdakilere yaptığım sevgi saldırıları ile toplayacak gücüm oluyor. kedim hasta. bir gün gelip nefes almadığını göreceğim ve o gün yaklaştı diye düşünüyorum arada. canım acıyor. canım küçük kardeşim hakkında daha fazla konuşmayacağım. bu akşam bu kadar günlük. dahası var da, gerek yok yazmaya. değişiklik olursa haber veririm. ödeve döneyim ben. en azından 2-0 öndeyiz be. sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz. sözlük sistemi ile geliştirilmiştir. |