sigara

  1. kasım sonları. sokağın ortasında eliyle telefonunu sıkan bir gencin yüzünde anlamsız bakışlar ve sığınacak bir yer bulma dürtüsü var. yürüyüşünün ve adımlarının farkında olmaya vakti olamayacak kadar üzüntüsü, kederi ve düşünceleriyle baş başa, dalmış. bozuk plak gibi düşünemediği, sinir sisteminin engellediği, düşüncelerinin peşinde. gözleriyle yürüyor. otomatik adımlar. etraflıca düşünemiyor. İlk dürtüsü ?
    gecenin soğuk rüzgarları bedenine teğetler çiziyor sokak ortasında. o da dalmıyor daha fazla sokağın ritmine. günahsız soğuklar yerini apartmanın soğuk mermerlerine bırakıyor. oturuyor ama arada küfür kafir sırasız ve gün yüzü görmemiş.

    bekleyip kaybolmaktansa apartman köşesinde sakinleşmeyi umuyor. İçinden “ne yapıyorum ben” sesleri ama yine de sessizlik hakim. apartmanın karşısında sokak lambası hafiften titriyor. gözleri dalıyor. dizleri üzerine dirseklerini bırakıyor temelsizce. sağ eli soğuk parkasının içindeki tek bilinmeyenli denklemin cevabını bulmak için aranıyor.

    uzanıyor ve denklem hayat buluyor. sigara paketini çıkartıyor cebinden. eller soğuk, titriyor. ama yine kimse yok. İçinden küfür ediyor. gözleri kızarmış. kendini sıkıyor. bir sağa gidiyor kafası, bir sola. İsyan eder gibi. ama yine de elleri titriyor. değişmiyor. sigarasını çıkartıyor sonunda. veriyor cehennem ateşini göğsünden içeri. ciğerlerine “ bayram vakti” edasıyla sesleniyor. Şimdi nefes alıyor. sakinleşiyor. cehennemin sıcağıyla ısınan göğsü beyninde üzüntülerine yer açacak sıcaklığı yaratıyor. yalnızlığına değil sevgisine kızıyor. verdiklerine gözyaşları biriktiriyor ama boşaltmıyor.

    sigara hükmediyor sonuna kadar. soytarısı, insan krallığının. saygısını gösteriyor.

    İzmarit olup düşüne kadar sokaklara. milyarlara hükmediyor. hükümran bir senfoni oluyor ciğerlere. yine de bitiyor.

    her şey gibi bitiyor.

    elif

    " tarafımca en güzel bu şekilde tanımlanacak amber-i zehr "

    (#94116) edmond dantes|06.04.2007 15:18|