çocukluğumda tanrılaştırdığım , şu an saygıdan da çok sevgi duyduğum ve ilkelerini benimsediğim ulu önder.

lakin tarih derslerinin kapsamı ve düşünme yeteneğim arttıkça kendi kendime sordum hep; atatürk tek başına mı samsuna ayak bastı? ona gerekli olan maddi ve manevi destek yukarıdan zembille mi indi?..
ilkokul 1 den beri adını ezbere bildiğim tek vapur olan bandırma vapurunun içinde ondan başka kimler vardı?
şişli'deki pembe evinin kapısının üstünde yazdığı gibi "kurtuluş savaşını bu evde planladı" ise kime danıştı kimden destek aldı? onun akıl hocaları kimdi? kimseye yenilmedi mi kimseyle şahsi rekabete girmedi mi ?!
nihayetinde çoğu insandan üstün özellikler taşısa da o da bir insandı ve atatürkçülüğün nasıl da kemalizme dönüştüğünün bir belgesi olarak tanrılaştırılıyor.
onu iyi anlamak için onun da insan olduğunu küçük çocuklarımıza öğretmeliyiz ki kemiklerini sızlatmayalım.

onun gibi bir dehayı anlayabilmek, sarı saçları ve mavi gözlerinden söz edip destanlar yaratmaktan çok daha önemli şu yıllarda..