minik kuş

  1. bir kuşak çocuğa, anne ve babasının sevişmesini yakalamaktan daha derin bir travma yaşatabilecek denli garip-"freak" korku nesnesi... kocaman bir kuştu, üstelik saçma sapan bir yürüyüş ritmi ve sinir bozucu bir sesi vardı. bütün susam sokağı karakterleri(ki karakter değil tipti hepsi), buna sevimliymiş muamelesi yapardı. aslında ne kadar da sevimsiz ve iticiydi. muhtemelen tarihteki ilk şizofren kuştu. kırpık denen tanımsız zat bile, bu kuşcağızın yüzünden sepetinden dışarı çıkamazdı. aslında içinde insan vardı, hepimiz bunu biliyorduk. içindeki her kimse hep merak ettim. tabii o zamanlar magazin programları ve acar magazin muhabirleri yoktu. maalesef bilemedik-öğrenemedik. ne güzel olur ha, susam sokağı yayınlandığı sıralarda çocuk olup da şu anda magazin muhabirliği yapan birisi çıkıp minik kuşun maskesini aralasa. o isimsiz kahramanı tanısak. kabuslarımızı süsleyen o sesini yeniden duysak minik kuşumuzun... ya da bu saçma sapan fantastik dizi bolluğunda biri de akıl edip, minik kuş ve kırpık'ın yıllar sonra buluşmasını anlatan üç sezonluk bir dizi çekse. çocuklarımıza zorla izletsek. onların da bizler gibi sağaltılamaz sakatlar olmasını sağlasak. mutlu olsak, hayat bayram olsa, civciv çıksa kuş çıksa... amin.
    (#39119) minotauros|06.09.2006 04:43|