sevgili günlük,
dün akşam bir film izledim.
halimi mi sorucan? bi iyiyim bi kötüyüm işte. ama bunada şükürya?
dün akşam bir film izledim demiştim.
aşklı falan işte. başka dilde aşk. almayacaktım arkadaş al dedi bir an aceleyle almış bulundum.
aslına bakarsan şu aşk kelimesinin yanından dahi geçesim yok artık...
güzeldi. bazı açılardan da değildi tabii. cinsellik gereksizdi, daha doğrusu çabuk...
belki de gerçektir ilk görüşte aşk. ne bileyim ben? de o hallere gerek var mı?
her neyse. kız çocuk dilsiz ve sağır diye atladı ya boynuna. işte hayatımın erkeği dedi ya. ne sevindim.
bir kere de benim gibi düşünen biri günlük. ama kim sever ki sağır birini işte? ya da fakir birini atıyorum?
ama işte benim için bir insan ne kadar böyleyse ne kadar topalsa ne bileyim ne kadar bi sürü şey işte...
daha değerli işte. daha güzel işte. tıpkı bir insan en çok ağlarken güzeldir sözü gibi..
ama kim anlasın günlük. daha doğrusu kim düşünsün benim gibi. değil mi?
bugün de bir hüzünlüyüm ki sorma. içimden altı üstü bir aşk deyip duruyorum.
altı üstü bir aşk inşirah suresi neşesi. tamam leyla. tamam mecnun. tamam peki adem tamam peki havva. tamam
alem bir aşk üzerine kurulu. levlake...
ama altı üstü aşk işte tamammı? altı üstü bir erkek işte. altı üstü belki günün birinde mutsuz bile eder. altı üstü belki günün birinde önce sen beni sevmiştin der. tamam tamam geri alıyorum. sanki aday var da.
ama hep böyle işte. biliyorum hep ben seveceğim hiçbir zaman karşı taraf sevmeyecek.
altı üstü aşk işte inşirah suresi neşesi. altı üstü doğanın kanunu. evlilik çocuk falan...
neden bu kadar eksik hissettin ki. neden bu kadar taktin ki bu genç yaşında?
bilmiyorum günlük, bilemiyorum günlük...
anlatamıyorum aslında.
inşirah falan yetmiyor bana günlük.
inşirah sizin olsun. verin karanlıkları yani.
bana bir yasin sessizliği yani...