en mutlu olduğum yer

  1. habersizce büyüyen tehlike filmlerine bir örnek...






    hani sağlam bir gitarist eline gitar aldığında hangi şarkıyı çalacağını kestiremez ya, buna benzer o kadar çok film izledim ki hangisini söyleyeceğimi kestiremiyorum. iki tane kendince yalnız insan modeli zönk!.. şeklinde ünlemlendirebileceğim bir olay vasıtası ile bir araya gelirler ve birlikte sempatik görünümlü bir yolculuğa çıkarlar. yaş olmuş 25 ama bu iki sivri arkadaş daha hayatta neyi tutacaklarını tam kestiremediklerinden birbirlerini tutuyorlar zamanla. derinliği varmış gibi gösterilmeye çalışılmış fakat sıradan ve monoton diyebileceğim hayat hikayeleri olan bu iki süpersonik karakter yine aynı zönk!.. ünlemi çerçeveinde birbirlerine aşık olurlar. fakat zalim kader bu iki yeni sevgilinin peşini bırakmaz. erkek olanın eski sevdiceğinin inatla sürdürdüğü spekülatif hayatı bu iki zavallının başına dertler açacaktır ve bu sayede bu iki genç birbirlerine pek bir garip bağlanacaktır...

    ezgi asanoğlu toyluğunu bir adım daha aşmış gibime geldi. nihat altınkaya'yı da dizilerde seslendiren kim ise filmlerde de seslendirmeye devam etmeli. zaten mimikten yoksun, birde o bet ses iyice çığırından çıkarıyor duyanı. konuk oyuncu erol günaydın ise yine aynı kanyak'ıcılıkta.

    müzikler bayıcı, oyunculuklar kötü değil ama yapmacık. bir an başka dilde aşk filminin görüntü yönetmeni olan ermeni kardeşimin bu filmde de aynı görevi üstlendiğini sandım. ancak değilmiş. film sayın iruneach'in de tabir ettiği üzere: bir kaç amerikan filminin kırpılmış senaryolarının birleşiminden ibaret. geçer not verir ve aşırı romantik değilseniz izlemenizi tavsiye etmem...
    (#271577) transkripsion|12.04.2010 14:43|