aşağıdakileri yazarken, "yalamak" değil amaç. zaten vampircik'in kurucularının, yönetiminin vs. hiç bir açıdan "yalanmaktan" hoşlandığını sanmıyorum. * e burası bana maaş filan da bağlamadığına göre... diğer sözlüklere bakıyorum, bakmıyorum diyemem. onları arada kıskanıyorum da, kıskanmıyorum diyemem. ama nasıl oluyor bu bakma ve kıskanma işi hemen anlatayım: bir şey arıyorum internette, şu malum sözlüklerde yıllar boyu zilyon tane tanım girilmiş oluyor konuyla ilgili. "hrrrrrrr" diye kızıyorum. sonra dönüp bugüne bakıyorum. başlıklarını okuyorum, dertlerini, üzerinde konuştukları konuları, eleştirilerini, övgülerini... hepsini fazla "güncel" buluyorum. güncel ve bir süre sonra unutulup gitmeye mahkûm. eğlence merkezi gibiler artık, o hale gelmişler. sonra dönüp vampircik'e bakıyorum. birkaç cengaver, tanım yazıyor gün boyu. yazdıklarının hallicesi güncellikten uzak. ama hepsi net bilgi içeriyor. müze'si yeter gerçekten... böyl bakınca, gidip güncel ve unutulmaya mahkum birkaç zırva döşenmek, ki bunun için sıra beklemek zaten saçma geliyor, iyice saçma geliyor. "canım sen de kaliteni konuştur, burada neyi nasıl yazıyorsan orada da yaz" evet de davulcunun osuruğu gibi arada kaynayacak tanımlar için niye yorayım ki kendimi. sonuçta oralara eğlenmeye gidiliyorsa, buralara bilgilenmeye ve "yazmaya" geliniyor.

goodboyurn ne güzel açmış başlığı, "inadına vampircik sözlük" diyerek. şu üstteki tanımı defaten okuyun, dehşet toplumsal analizler de içeriyor. biz iki dino, yaşanmışlıkların penceresinden bakıp bunu görebiliyoruz. sizin dinoluğunuzda da vampircik bugünkü çizgisini koruyor olursa, adım gibi eminim, siz de öyle göreceksiniz.

ha, tanım sayısı azmış, online adam sayısı azmış bilmem ne... olabilir. iyi, doğru ve güzel şeyler pat diye ortaya çıkmaz ki zaten. hep söyledim yine söyleyeyim: vampircik, on yıl sonrasının hazinesidir. çok mu uzun bu zaman dilimi? sanmam. dört yılı geçti bile... e ne de olsa, zaman da göreceli bir kavram... o yüzden inadına inadına vampircik sözlük!