çamlığın üstünde tüter bir tütün

  1. önce bu yanık türkünün sözleri:

    Çamlığın başında tüter bir tütün
    Acı çekmeyenin yüreği bütün
    Ziyamın atını pazara tutun
    Gelen geçen Ziyam ölmüş desinler

    At üstünde kuşlar gibi dönen yar
    Kendi gidip ahbapları kalan yar

    Benim yarim yaylalarda oturur
    Ellerini soğuk suya batırır
    Çok muhabbet tez ayrılık getirir
    At üstünde kuşlar gibi dönen yar

    Kendi gidip ahbapları kalan yar
    Uzun olur gemilerin direği
    Yanık olur anaların yüreği
    Ne sen gelin oldun ne ben güveyi

    At üstünde kuşlar gibi dönen yar
    Kendi gidip ahbapları kalan yar

    ***

    Cahit Öztelli "Evlerinin Önü" adlı araştırmasında
    aynı türküyü şu şekliyle aktarmaktadır (s.432)

    Çamlığın başında tüter bir tütün
    Acı çekmeyenin yüreği bütün
    Ziya'nın atını pazara tutun
    Gelen geçen Ziya ölmüş desinler

    At üstünde kuşlar gibi dönen yar
    Kendi gidip ahbapları kalan yar

    Ham meyvayı kopardılar dalından
    Beni ayırdılar nazlı yarimden
    Eğer yarim tutmaz ise salımdan
    Onun için açık gider gözlerim

    ***

    Mehmet Özbek, "Folklor ve Türkülerimiz" adlı
    kitabında türküyü şu şekilde aktarmaktadır
    (Yayın No.91, s.274-275)

    Çamlığın başında tüter bir tütün
    Acı çekmeyenin yüreği bütün
    Ziya'nın atını pazara tutun
    Gelen geçen Ziya'm ölmüş desinler

    At üstünde kuşlar gibi dönen yar
    Kendi gidip ahbapları kalan yar

    Uzun olur gemilerin direği
    Yanık olur anaların yüreği
    Ne sen gelin oldun ne ben güveği
    Onun için kapanmıyor gözlerim

    At üstünde kuşlar gibi dönen yar
    Kendi gidip ahbapları kalan yar

    Ham meyvayı kopardılar dalından
    Beni ayırdılar nazlı yarımdan
    Eğer yarım tutmaz ise salımdan
    Onun için açık gider gözlerim

    At üstünde kuşlar gibi dönen yar
    Kendi gidip ahbapları kalan yar

    ve hikayesi:

    Gendi gidip ehbabları kalan yar" nakaratıyla söylenen Ziya Türküsünün Hikayesi şöyledir;

    Ziya yakışıklı bir delikanlıdır. Yozgat'ın Karacalar Köyündendir. Aynı köyden Fikriye adlı kızı sever ve nişanlanır. Fikriye'nin babası Karacalar Köyü imamı Ali Hocadır. Ali Hoca Kızıltepe Köyüne imam olur. Ziya sık sık nişanlısını görmeye at sırtında gider. İki tarafta birbirini oldukça sevmektedir. Ziya bir gün ekin sularken üşütmüş ve karın ağrısından şikayet etmektedir. Doktora gider ama fayda bulamaz, bir hafta içinde ölür. Bir başka söylentiye göre, Ziya Bey yakışıklı, at düşkünü, çok iyi atan binen, iyi cirit oynayan bir yiğittir. İki köy arasında oynanan ciritte attan düşer orada ölür. Fikriye, nişanlısının ani ölümü karşısında duyduğu acıyı ve kederi şiire döker böylece Ziya Türküsü ortaya çıkar. Ağıtın tamamı 30 kıtadır. Yozgat'ta çok sevilen ve söylenen bir türküdür.

    gelelim yorumumuza:

    aslında gelmeyelim yoruma böylesi yanık türküye yorum yazmak densizliktir ama ah o bağlamanın geçişleri yokmu, verem eder adamı vereeeeeem.
    (#266723) mantis|10.02.2010 18:57|