bir önceki iletimi evlenmezden evvel yazmış idim.şimdi evlendim yazıyorum...
saat sabahın 5'i neredeyse ne işin var burada diyeceksiniz! sevgili kocacım minik horultularla uyuyor koltuğa uzanmış.az sonra onu yatağa götürmek için uyandıracağım saate bakacak "bu saate kadar naptın sen?" diyecek. "hiiiç!" diyeceğim *.sonra gidip uyuyacağız. uyumadan ya elini tutacağım yada kocaman bacağını üstüme atacak.aksi takdirde uyuyamayacağız. bu hayatımızın rutinlerinden biri işte. iyi ki başka bir rutinle değil de böyle bir rutinle yaşıyoruz.birbirimizden ayrılamadan...

ben şimdi herkese evlenin diyorum ama... "ama"sı var!
öyle önünüze çıkan ilk aşık olduğunuz adamla filan evlenmeye kalkmayın. evet evlenmek için illaki "aşk" lazım. ama sırf aşk yetmez.
bakacaksınız:
ailesi sizinkine uyarmı
hayata bakış açısı
hayatı uygulayış biçimi
ileride olacağı yer yada sizi taşıyacağı yer sizi tatmin edecek mi
çevreyi sizin gibi yorumluyabiliyor mu
bunların hepsinden önce siz hayatın neresindesiniz...
bunların cevapları belirsizse sakın evlemeyin. ben ne yaptım der durursunuz sonra.çünki..

sizin babanız hac yolundayken onun ki rakı masasındaysa iletşim kuramazlar iletişim kuramazlarsa asla anlaşamazlar ve siz sürekli onların arasında kalırsınız asla huzurlu olamazsınız
siz eğlence partisi kovalarken o siyasi eylem kovalıyorsa geçinemezsiniz hep ikilemde kalıcaksınız
siz eşinizin dar pantolon giymesini istemezken eşiniz bikiniyle denize girme heveslisiyse kavga dövüş gırla gidecek

filan feşman derken iş gelir çatar çocuk yetiştirmeye. orda kafayı sıyırırsınız, diğerlerine dayansanız bile.
o yüzden evlenirken bir bakın bakalım onun istediği hayatla sizin istediğiniz hayat ne kadar örtüşüyor.

sizi ezmeye kalkışmayacak sizin de kendisini ezmenize izin vermiyecek birilerini bulmayı deneyin. artık erkekler eski erkekler ve kadınlar eski kadınlar değil. kendinizi de karşınızdakini de kandırmayın. neyseniz o sunuz. apaçık olun. bunun için önce, gizlenecek türden işler karıştırmayın hayatınızda.*
hayatınıza ne kadar çok kişi girip çıkmışsa o kadar çok sorun çıkacaktır. o yüzden önünüze gelenle takılmayın. sonra bir gün aklınıza gelmeyenler başınıza gelir.

evililik kurumdur mahkumiyettir filan diyenler halt etmişler. ayran gönüllüyseniz 3 gün sonra vazgeçme ihtimaliniz varsa evlenmeyin zaten. o zaman mahkumiyet olur.evililik bir ömür boyu birlikte yaşama istencidir ve buna cesaret etmektir. sorumluluk almaktan kaçmamaktır.
gecikeceğin vakit, haber vermek zorunda hissetmektir kendiliğinden.
yorgunluktan geberirken bile anne babasıyla tebessümle sohbet etmek için kendini zorlamaktır.
hiç istemesen de evini geçindirmek için sabahın 6 sında kalkıp işe gitmekle yükümlü hissetmektir.
kalbi kırılmasın diye sözlerini yumuşatmaktır en kızdığın vakit bile
ve daha bir sürü şeydir böyle büyük fedakarlıklar gerektiren, her şeyden önce saygıyı gerektiren.

evlilik
en iyi ev arkadaşı olabilmektir
en iyi dost
en sıkı sırdaş
en sağlam yoldaş olabilmektir

evet kavga edilir evliyken ** * ama ağlarken omzunuzu koyacağınız baş da eşinizinkidir.

evet hayatınız rutinlere bağlanır bazen ama sevdiğiniz rutinlerse niye sorun olsun ki. kapıdan her girdiğinizde hoşgeldin deyip sarılan bir eşin rutinliğinden daha güzel kaç rutin vardır ki hayatımızda..