kışın afyonu patlamamış halidir
kaldıki yazın gelişi ondan bellidir.
ormanlar anlatılmaz şehir baharlarında
belki cam kenarında bir sardunya filizlenir
pazarda turfanda sebze beklenir

belediye olurda biçerse çimleri
peynir ekmek, domatesle görürsün parklarda veletleri
halılar falan çıkarılır kaldırımlara
temizliğe bahanedir bahar

sevgililerin ağaçlarda açtığı yaranın kabuk bağlaması
göğün zırıl zırıl ağlaması
ve selatin camilerin avlularında bitiveren kedi yavruları
sen deniz görmeyen semtlerde otursanda
bad-ı saba hatırlatır baharı

denk gelirsin otobanda
çiçeğe durmuş bikaç akasyaya
varoşlar tozarmaya başlar artık
eylemler başlar kaldırımlarda
kışın yıpranan duvar yazıları yenilenir
nedense buralarda hep bir kurtarıcı beklenir
kahvelerden çay bahçelerine atlar sosyal geyik sürüsü
vatan, millet, sakarya,emperyalizm, sömürü
marketlerde soslu tavuk kanadı bide mangal kömürü

ben bu bahar bu şehrin
ismi lazımdeğil gecekondu kıyısında
uzamış otların arasında
çocuklarımın fotoğrafını çektim
her çocuk gibi güneşe bakarken gözlerini kıstılar