safranbolu

  1. karabük ilinde bulunan müze kent diyebileceğimiz turistik ilçe. çoğunlukla osmanlı mimarisi olmak üzere rum mimarisininde bulunduğu tarihi bir dokuya sahip olan şehir unesco tarfından 1994 yılında dünya miras listesine girerek korumaya alınmış.


    m.ö. 4000 tarihine kadar uzanan bir tarihi olan kent 1196 tarihinde selçuklular tarafından alınarak resmi olarak türklerin eline geçmiştir. bu tarihten sonrada meşhur safranbolu evleri ortaya çıkmıştır. selçukluların ardından osmanlıların eline geçen şehir zalifre, taraklı borglu, zafranbolu ve ardından da safranbolu olmak üzere bir çok isim değişikliğine uğramıştır. ipek yolu üzerinde bulunan önemli bir ticaret yeri haline gelmiştir



    şehir eski ve yeni olmak üzere iki bölüme ayrılır. Şehrin bir yanı modern yerleşimin bulunduğu yer halini almışken diğer yanı ise esas Safranbolu evlerinin bulunduğu tarihi bölgedir. Şehrin eski bölümünde Arnavut kaldırımının iki yanına dizilmiş yarı ahşap yarı taş evler insanı bir hoş yapıyor. Evlerin diziliş biçimi birbirinin manzarasını kapatmayacak şekilde organize edilmiş. Bahçeleriyse uzun taş duvarlarla çevrili. Özellikle akşamüzeri etrafta tek tük insan varken bu taştan sokaklarda gezmek insanın kendini o sokaklarda bir zamanlar gezen insanlardan biri olarak hayal erken bulmasına sebep oluyor. Bu güzel sokakları hıdırlık tepesinden seyretmek ise mükemel. Girişte 2 ytl verip safran çayınızı alıyorsunuz ve fonda güzel bir müzikle bir çardağa kurulup safranbolu’yu tepeden seyrediyorsnuz. Tarifsiz bir keyif.


    eski şehrin içinde ise yapabileceğiniz bir çok şey var. ilk olarak kendinize bir otel bulduktan sonra ki sürüsüne bereket, bir çok konakta geziler yapabilir evlerin içini inceleyebilirsiniz. sayısız hanlar’dan ve ya konaklardan birinde istediğiniz kadar eğlenceye katılabilir, gündüzleri şehri gezmeye ayırırken gecelerinizi eğlenceye ayırabilirsiniz. ayrıca gezebileceğiniz yerler arsında mağaralar ve düpsiz göl'de bulunmakta. tabi bunun için altınızda araba olması gerekiyor.




    Safranbolu’da bulunan güzel sanatlar üniversitesi ve meslek yüksek okulu buradaki genç nüfusu canlı tutuyor. Okullardaki genel branşlar ise sanat,tarih ya da mimarlıkla ilgili. Burası tam bir restorasyon cenneti. Öyle ki sokakta her adım atışınızda bir restorasyon öğrencisiyle karşılaşmak mümkün. Yada belki kardeşimin ev arkadaşlarının restorasyon okumasından dolayı bana öyle geliyor.


    Son olarak şehir geçimini şu an turizmle sağlıyor. Her yerde eski çarşıyı gezen yabancılarla karşılaşmak mümkün. Hatıra için kendinize şehrin evlerinden birinin maketini alabilirsiniz. Burasının bir diğer özelliğiyse safran bitkisi. Nadir bulunan bu bitkiden yapılan lokumlar ise bir nefis. Ayrıca safran’dan yapılan mükemmel baklavaların tadına doyum olmuyor.

    Bence bu güzel şehir, tarihi ve leziz lokumları için kesinlikle ziyeret edilmeli. Hatta hafta sonu kaçamakları için mükemmel bir yer. *




    (#218987) irallen|01.11.2008 17:42|