sibel yalçın destanı

  1. Sibel Yalçın için Grup Yorum tarafından seslendirilen parça.

    --- alıntı ---

    biz hiç teslim olmadık ki
    daha onsekizinde, ömrünün baharında. ölüm daha çok uzak yaşına. umut onunla, sevinç onunla, gelecek onunla. yükselsin diye erdemin bayrağı semalarımızda, onsekizinde, ömrünün baharında, yüreğine doldurup umudu, düştü hasretinin ardına... erken büyüyor çocuklarımız. onaltı yaşında direnişçi, onsekizinde bir kahraman. öyle bilge, öyle insan. gözlerinde gökyüzünün yedi rengi...

    uyanıyor bir haziran sabahında istanbul. uyanıyor gazi, uyanıyor armutlu. okmeydanı uyanıyor. gün dönüyor, varoşlardan akıyor hayat. taze bir bahar havası sokaklarda. uyanıyor istanbul, gencecik bir kızın, sibel’in zafer sloganlarıyla. bu haykırış, bu slogan, bu ses... tanıyor bu sesi insanlık. binlerce yıl öncesinden, anadolu köylerinden tanıyor. baba ishak’tan, demirci kawa’dan, köroğlu’ndan, bedrettin’den tanıyor. pir sultan’ın sesi bu, yuzyıllar öncesinden bugüne uzanan... bir ana nasıl korursa yavrularını kötülüklerden, bir güvercin nasıl çırpınırsa yavruları için; öyle koruyor yoldaşlarını. onun mayasında vefa var, özveri var. tereddütsüz kendini feda etmek var yolunu gözleyenlere. o, feda kuşağının evladı. kaç gez geçti de ateş çemberinden, kaç kez sınadı da yüreğini kavgada, öyle aldı bu yükü omuzlarına. geri çekiliyor vuruşa vuruşa, gecekondular sıralanmış yolu boyunca.çiçekleniyor sokaklar, o vuruştukça. gözler aralamış perdeleri. “gir içeri” diyor gözler, “burası siper, burası vatan sana.”

    sırtından sıvazlıyorlar sibel’i, gözlerimizden bir damla yaş olup akanlar. dört mevsime, yedi iklime sorduklarımız. canımızdan çok sevdiklerimiz. kulağına eğiliyorlar ve “sor bunların hesabını” diyorlar. “bir vakit orman kuytuluklarına atılmanın, dipsiz kuyulara salınmanın, ahlaksızlıkların, namussuzlukların... sor bunların hesabını... makineye kaptırılan kol için sor, üzerine kurşun yağan bedenler için sor”. güç veriyorlar, damarlarına taze kan oluyorlar akacaklarını bile bile... “asıl siz teslim olun”

    biz hiç teslim olmadık ki! pir sultan, teslim olmadı ki hızır paşa’ya!.. mahir, teslim olmadı ki!.. bedrettin bir kez bile el pençe divan durmadı ki!.. seyit rıza darağacında kendi çekti ya ipini!.. çiftehavuzlar’da, bağcılar’da nazlı nazlı dalgalanan bayrağımız, sabo’larımız, sinan’larımız, niyazi’lerimiz hiç teslim olmadı ki! yazmaz tarih kitapları başeğdiğimizi zulmün önünde. ölüme; yarine hasret bir sevdalı gibi sarılıp öylece ölürüz de başeğmeyiz yine de zulmün önünde...

    ey evladını yitirmiş analar! ey şafak söktüğünde yolla dizilip, gecekondu sokaklarında çamura, toza bulananlar. alnından akan terle toprağı işleyenler. bir dilim ekmek için, gün doğumuyla gün batımını kör, karanlık mahzenlerde yitirenler. ey işçiler! gökkuşağının renkleriymişçesine tamamlayanlar birbirlerini. anadolu’ya can katanlar, halklarımız...

    öpün, koklayın hasretle. vatan diye kucaklayın şimdi o gülen fotoğrafı... sibel’i...

    metin-müzik: grup yorum

    selam yoldaş

    selam yoldaş selam sana selam silah elde düşenlere
    düşen yoldaş der ki “yola devam”
    ne güzel gülüyorsun
    alnında parlayan güneş yolumuzu aydınlatıyor
    selam sana yoldaş selam devam kavgaya devam

    dinleyin kardeşlerim yoldaşım türkü söylüyor
    “mutlaka kazanacağız zafer bizimdir” diyor
    selam sana yoldaş selam ne güzel gülüyorsun
    selam sana yoldaş selam devam kavgaya devam
    söz-müzik: grup yorum

    haykır acını ey halk

    “haykır acını ey halk! başeğme haykır!
    bir yol kavşağındasın ve ancak
    yaraların haykırışlarla onarılır
    bir yol kavşağındasın ve senin
    değişmek için çırpınıyor kaderin
    kuşan alnında biriken o kara teri
    sırtında şakırdayan kırbacı kopar
    soluk al ışıldat o mazlum yüreğini
    bak korlaştı acıların, kozalandı
    ey halk! parçala şu nankör suskunluğunu başkaldır artık
    sevginin ve öfkenin uğultusunu
    bağrına vura vura taşırken sana
    karşılık gözetmiyor bu gencecik insanlar
    ne barbarın tehdidi ne dişleri kıran elektirik
    dalga dalga yayılan o rüzgarı durdurabilir
    bu direniş senin için ey halk
    bu çığlık senin kollarınla yıkılsın şu köhne dünya
    ve coşkuyla yeniden kurulsun diye çınlatıyor hayatı
    bir yol kavşağındasın fakat mutlaka değişecek kaderin
    bunu bekliyor şu ıslak çukurlarda üşüyen çocuk
    bunu bekliyor gözevleri kurutulmuş analar
    bunu bekliyor zincirin oyduğu bilek
    bunu bekliyor açlık, kuraklık, ılık ılık akan kan
    bunun için en genç yerimizi ölümle tanıştırdık
    kuşan kendini artık biraz da gövdeni yüreğinle kırbaçla
    ey halk! haykır acını! bu kara dumanı dağıt”

    namluların gölgesinde, binlerce yürek sahip çıktı sibel’e. komutan, binlerce el üzerinde, sarı bir yıldızın ışığıyla uğurlandı. halk, evladını bağrına bastı. şimdi sokakları yakıp kavuran, gökyüzüne asılı duran güneşin sıcağı değil. bir halkın öfkesi yakıyor şimdi zulmün bağrını. delikanlılılarımız, genç kızlarımız, üzerine dünyanın en güzel türküsünün adı işlenmiş kıpkırmızı fularlarını yüzlerine takıp, savurdukları ateş toplarıyla aydınlatıyorlar gecenin karanlığını. şimdi cenk mevsimidir. dağların heybetini alıp ardına yürüyenler, zından karanlığına direnenler, buca’da, ümraniye’de destan yazanlar ve yeni destanlara bilenenler, anadolu’nun her köşesinde zulmedenlerin düşlerini karabasanlara çevirenler binlerce sibel olup haykırıyorlar: “asıl siz teslim olun!”
    şiir: nihat behram
    metin: grup yorum
    müzik: grup yorum

    zafer yakında

    örse çekiç vuruyoruz
    kızgın demir tavındadır
    dalga dalga geliyoruz
    barikatın ardı vatandır

    bilek var vuruşmaya
    soluk var harcanmaya
    cephe var savaşmaya
    zafer yakında
    can var verilecek
    kardeş var ayakta
    halkımıza can feda
    zafer yakında

    karanlığı deliyoruz
    zulmü yere çalıyoruz
    devrim çin yürüyoruz
    barikatın ardı vatandır

    tut bayrağı çık sokağa
    yüreğini koy barikata
    sar şehirleri haykır öfkeni
    düşman yenilecek zafer yakında...
    söz: guillevic-grup yorum
    müzik: grup yorum

    --- alıntı ---


    (#213502) krgym|10.09.2008 16:44|