ay tavşanı

  1. uzak doğu mitolojisinde önemli yere sahiptir. şöyle ki;
    Japonlar dolunaya baktıkları zaman pirinç kekini yiyen bir tavşan görürler.
    Bir zamanlar, bir maymun, tavşan ve tilki arkadaş olarak birlikte yaşamaktadırlar. Gün boyunca dağda gülüp oynayan üçlü geceleri ormana dönerler. Uzun yıllar bu şekilde devam eder.
    Cennetin Efendisi bunu duyar ve gerçek olup olmadığını görmek ister. Yaşlı bir avare kılığında onların karşısına çıkar.
    "Dağlar ve vadiler boyunca yolculuk ettim ve çok yoruldum. Bana yiyecek bir şey verebilir misiniz" der ve dinlenmek için yere oturur.
    Maymun gider ve fındık toplar, tilki nehirdeki balık oltasından birini getirip önerir. Tavşan orada oraya koşturur ama hiçbir şey bulamaz. Maymun ve tilki onunla dalga geçerler; "İşe yaramazın birisin"
    Tavşan çok üzülmüştür. Maymundan odun getirmesini tilkiden de ateş yakmasını ister. Daha sonra Cennetin Efendisine "Lütfen beni ye" deyip kendisini ateşe atar. Onun intiharından kalbinden yaralanan hacı "herkes övgüyü hak eder; yenen ya da yenilen yoktur. Ama küçük tavşan aşık istisnai ispatını yaptı" der ve tavşanı eski haline getirerek onun vücudunu aydaki saraya gömülmek üzere cennete götürür. **
    ayrıca japonya' da
    (bkz: usagi)
    kuzey amerika' da
    (bkz: serena)
    bu söz öbeğini karşılar.
    bu mitolojiden esinlenerek oluşturulmuş bir manga ve anime olarak;
    (bkz: sailormoon)*
    (#210277) jorjet|21.08.2008 10:10|