güzel insan, süper yazar...
kendine has bir üslubu vardır.
* kelimeleri özenle seçmiştir ama o özen özündedir. bu sebeple sanki karşınıza geçmiş de kitabı size anlatıyordur. o an söylüyodur o kelimelerin hepsini. ağzından çıktığı gibi kağıda dökmüş gibi gelir. samimiyeti okursunuz her bir satırda... çoğu yazarın sayfalarca
edebiyat yaparak
** anlattıklarını bir iki satırda verir, basit ama
özgün üslubuyla söylediklerinin güvencesini hissettirir.
hikayeleri de çok farklı şekillerdedir. mesela
chef ve
rüzgarlı pazarda karakterlerin hikayelerini farklı farklı işlemiştir. bu şekilde bir hikayenin içinde birden çok hayat ve birden çok hikaye çıkar karşımıza.
uzun hikaye de kitap başladığı noktada biter.diğer kitapları daha başkadır. hepsinin ortak yanı okuyana bir şeyler verebilmiş ve en hüzünlü hikayelerden bahsetse bile çehresinde
tebessüm oluşturabilmiş olmasıdır heralde.
ayrıca
gençlere kitap okumamak için bahane bırakmayan yazardır.kitap okumaktan çabuk sıkılan bünyeler için bulunmaz bir nimettir hikayeleri.şayet uzamayan özgün hikayeler, sıkmayan, lafı dolandırmayan bir anlatım, ilgi çekici
* konular... hepsini bir kitapta bulabilmek zordur bu bünyeler için. mustafa kutlu ise sanki gönül penceresinden onlara seslenmektedir.