ak parti hakkında açılan parti kapatma davası

  1. şeriatçıların demokrasiyi yüceltme yarışına girmelerine neden olmuş davadır. adamlar demokrasiyle geldikleri iktidarı neredeyse monarşiye çevirdiler, yargıya, eylem yapan çalışana, rektörlere, kendilerini eleştiren basına kabadayı kesilenler, haklarında dava açılınca "aman da demokrasi, canım da demokrasi", "demokrasiye darbe, utanç tablosu" nidaları attılar. untulmasın ki hitler de demokrasiyle iktidar olup demokrasinin kökünü kurutmuştu.
    Şimdi sorulabilir: "halka rağmen mi? cevabım "evet"tir. halka rağmen. halkın sadece %7'sinin üniverstie mezunu olduğu bir ülkede verilen oyların niteliğinden kuşku duyarım. halkı aşağılamak için söylemiyorum ama bu ülkede yeterince bilinçli bir seçmen kitlesi yok. olsaydı eğer, sadaka niiyetine verilen üç beş torba kömüre kimse oyunu satmazdı.
    iktidara geldiği ilk zamanlar "değiştik" diyenler, iktidarları pekiştikçe "isterse siyasi simge olsun hüleaayn! kim karışır!" naraları atmaya başladılar. laiklik üzerine düşünecek en son adamlar, laikliğin yeniden ele alınmasını önerdiler.
    komedi filmlerinden fırlamış suratlı bir bakan, babasının malını satar gibi mahalle ağzıyla, alay edercesine "satıyorum işte, kim ne diyebilir" mealinde sözler söyledi. üretime dayalı olmayan bir büyüme modeli gelliştirilip petro-dolar sermayeyi memnun etmek adına yoksul halkı daha da yoksullaştıracak olan sosyal güvenlik reformu çıktı ortaya.
    evet, birileri dur demeli, hem de halka rağmen. yıllardır yoksul ve eğitimsiz bırakılmış, kimisi cemaat yuvalarında yetişen, sadakalarla beslenen halka rağmen.
    fakat anayasa mahkemesinin başında rp'nin kapatılmasına tek hayır oyunu veren kişinin* bulunduğunu düşünürsek biraz zor kapanır.
    (#180286) esrar dede|16.03.2008 19:18|