ukala

  1. türk dil kurumu'na göre kendini akıllı ve bilgili sanan, bilgiçlik taslayan kimse.
    genelde bilgisiyle gereksiz derecede ortaya çıkan, her şeyin bir derece iyisini *bildiğini sanan ve bu düşüncesini çevresine kabul ettirmek için uğraşanlar için kullanılır. bu kişiler çok bilgili olmalarıyla, çok mantıklı konuşmalarıyla falan değil de konuşma tarzlarıyla akılda kalır daha çok. kendilerine ait ilginç bir anlatım biçimleri vardır sanki ve bu dilden eksilmeyen bazı sözcükler şunlardır: hep, asla, her zaman, zaten, bilmek,...*
    bir ukala *yanlışları düzeltmekten büyük bir keyif alır; düzeltince bilgisini kanıtlar ya içi ferahlar adeta. bunun için yazım yanlışları da dahil olmak üzere pek çok şeye takılır, anladığı halde karşıdaki sırf yanlış yazdı ya da söyledi diye düzeltir yanlış ifadeleri.yalnız kendisinin yanlışlıklarının düzeltilmesinden hoşlanmaz pek.* bu yüzden düzeltenlere kendisinin en doğruyu bildiğini, çevrenin onu anlamağını rahatlıkla söyleyebilir.
    bir ukalanın bazı cümleleri şunlar olabilir mesela:
    "ben de zaten öyle diyecektim; iyi dinlememişsin beni, anlamamışsın o yüzden ne dediğimi."*
    "o öyle yazılmaz, böyle yazılır, hatta kökü şuradan gelir; bilmiyorsanız öğrenin benden." *
    bir de ukala çocuklar vardır ki çevreden bakana oldukça sevimli gelirler bunlar çoğu kez ancak yakın çevresinde olup da ilgilenmek zorunda olanlara yaka silktirdikleri de görülmemiş şey değildir.
    büyük 1: "ay, ne sevimli şu ufak şey! adın ne senin bakayım?" *
    ukala minik: "ufak mı, nasıl yani? bence sen biraz fazla büyüksün. adımın ne olduğunu seni ilgilendirmez!"
    büyük 2: "aman aman, nasıl da cevaplar verirmiş; büyümüş de küçülmüş maşallah."*
    ukala minik: " soru sordu, cevap verdim; ne var ki bunda? siz cevap vermiyor musunuz sorulara? bunun büyümekle ne alakası var ki?"
    anne: "aa, bak cancem; kardeşler ne güzel oynuyorlar, hadi git, sen de oyna!" *
    ukala minik:" benim kardeşim yok ki anne, hiç komik değildi bence."
    aynı minikle bir başka muhabbet:
    bakıcı: "hadi ama cancem, yemek zamanın. bırak şu oyuncakları; yemezsen büyüyemezsin bak. sonra hep böyle minik kalırsın, kimse seninle oynamaz, ..."*
    ukala minik:" ben şimdiye kadar hiç yemedim ama büyüdüm, bence sana yanlış öğretmişler."*
    ayırıca lütfen (bkz: dumur olmak).
    (#173831) mavipostaguvercini|29.01.2008 16:04|