adamlar kuarklarla harikalar yaratmaktalar, anti-madde gelişimi üzerine yoğunlaşmışlar, ve sonunda çeşitli faz farklarından yararlanarak ışığı durdurdular.
biz hala saçımızla başımızla uğraşıyoruz. daha doğrusu birileri ayy ne medeniyetsiz diyor bizde batı hayranlığı içinde onlar ne dese kabul ediyoruz.
ve daha ne ciddi biçimde atomaltı ***çalışmalarımız mevcut, ne uzaya roket yollayabildik. adamlar uzay savaşları için uzaya roket istasyonları kuruyor, biz daha basit bir teleskop atamadık. yahu bunlar uzar gider...
adamlar ilerlerken bizim önümüze ısıtıp ısıtıp aynı mevzuyu koyuyolar, biz türk milletide en ufak bi lafa karşı fanatikçe bir savunmaya geçerek * başlıyoruz aynı pilavı yine yemeye.
şimdi derseniz ki, kardeşim bu işleri çözmeden dediklerini nasıl yapalım biz;
bu sorunlar uzun yıllar önce de vuku bulmuş, konuşulmuş, tartışılmış, hatta insanların birbirlerini öldürmeye değin gitmiş. çözülmüş mü?
bu sorunların böyle çözülemeyeceği apaçık aşikar. *
nasıl çözüleceğini ben bilmem, bu işin ehli olanları dinlemek icab eder. ama nasıl? yahu bir millet düşünün, dinlemeyi unutmuş, kendi kültürünü, dinini, geçmişini aşağılar hale gelmiş... yahu acınası, mide bulandırıcı bir durum.
şu karikatüre geçen nette bambaşka bir şey ararkene rastladım, hiç aklımda paylaşmak yoktu ama halimizi gayet yalın dilde açıklamış gibi;


adamlar anti-madde ile maddeyi sıfırlamaya uğraşıyor. ama hakkaten derslerine iyi çalışmışlar. zira ona gerek kalmadan bizi bizle yokediyorlar.