şizofrengi

  1. beşinci sayısının (kasım 1992) girişinde fyodor m. dostoyevski'den şöyle bir alıntı yapmışlar: "insan dünyada yalnızdır - işte felaket burada!... yalnızca insan ve etrafında sessizlik - yeryüzü gibi. birbirinizi sevin - bunu kim söyledi? bu kimin iddiası?..."

    yayın kurulu "soldan sağa" (tırnak içleri onlardan iktibastır) "kültegin, fatih, yağmur ve banu" imiş, yıl 92 imiş, yazışma adresleri p.k. 187 bakırköy-istanbul imiş. "ruhumuzun defre mülk edildiği bir dünyada, ruhla uğraşmaya 'memur' edilmiştik, bir çığlık attık. şizofrengi çıktı." demişler. eklemişler ve "ortada çok hamburger, çok yarışma, çok medya, çok ölüm, çok rezillik vardı. çok ağırımıza gidiyordu. delilik üzerine alfa, beta, delta omega bir muhabbet yaptılar. aynen yazdık." dördüncü sayıdaki araç-amaç tashihiyle ilgili bir hatadan söz ederken şunu demişler bir de: "bir hata ancak bu kadar muhteşem olabilir." kaçınılmaz bir akdeniz çağrışımı doğuruyor elbet bünyede bu, ufka doğru mora çalan bir mavi çağrışımı.

    altıncı sayının alıntısı da "tanıdık"; "diyorum ben sizlere hala kargaşa olmalı ki bir insanın içinde, rakseden bir yıldız getirebilsin dünyaya" (f. nietzsche) altıncı sayının yayın kurulunu ayakkabı numaralarına göre dizmişler, o da şuna tekabül ediyor: "yağmur taylan (42), kültegin ögel (41,5), fatih altınöz (41)" yeri gelmişken söyleyeyim, kırkbirbuçuk giyiyorum ben de. yaşasam, belki yayın kurulunda olurmuşum ben de ortalamayı temsilen. birçok isim var altıda da; alfa beta delta ve omega, mustafa akyol, erdoğan özmen, sedar koçak, adnan özdemir, yağmur taylan, mehmet şenol, haydar ergülen...

    iki sayıda görünenler bunlar en azından, kabanın kabası olarak. eprimiş kapaklara -da- bakarken ve işbu "şey" yazılırken "hanané" çalıyordu oda no 404'te. arz ederim.
    (#151871) genco|26.09.2007 14:18|