dinin tüm alanlara yayılmaya çalışılması zaten peygamber ve arkadaşlarının ve yolunu takip edenlerin yani müslümanların inancı gereğidir. buna da kısaca tebliğ denir, dinci denmez. dinci diyenler art niyetli olanlardır tıpkı zamanında muhammedi diyenler gibi.

dinin misal hukuk alanında yayılmasını isteyenlere de dinci denemez. zira islam hukuku denen bir şey var. ne demek islam hukuku; yani islam'ın kendi hukuk sistemi var demektir. insanların kendi hukuk sistemlerini uygulayarak iyi müslüman olma çabalarına yani mütedeyyin olma çabalarına da dinci denmez. dinci diyenler art niyetli olanlardır

islam'da da öteki olanlar vardır. fakat bunları tahkir ve tezyif etmek, gerici, yobaz, dinci gibi hakaret ve küçültme için değildir. öteki olanların da hakları ve hukuk sistemleri korunmuştır. islam kendi bünyesi içersinde yaşayanlara illa ki benim hukuk sistemim içerside yaşayacaksın, benim hukuk sistemim ve bütün sistemler çok süper zira seninkisi ise berbat; olmaz gerici! demez, kendi vatandaşları ise gayri müslim olsa dahi haklarını hatta hukuk sistemlerini verir, vermiştir de nitekim. dikkat edin; gayri müslim yani öteki. ama buna rağmen dini sosyal ve siyasal hayatın bütün alanlarına yaymasına rağmen dinci midir hayır değildir; zira o bir müslümandır. dininin gereklerini yerine getirmektedir.

benim gibi ya da bizim gibi düşünmeyenlere elbette ki saygım sonsuz. hem olmasa kaç yazar, adam yine düşünecek ki; dindar ya da mütedeyyin her fırsatta dinine dahledenlere saygı duymak zorunda mıdır; ne alakası var. adam inançlarından bahsetmiyor ki lekum dinukum veliye din diyelim, nasıl ötekileştireyimin peşinde. eleştirileri eleştirilince mi saygı gerekir. yoksa saygının karşılıklı mı olması gerekir. tamam ne olursan ol yine gel mevzuu var da biz o kadar da dinci* değiliz. hem saygının adı ne zamandır; ben sizi istediğim gibi eleştireyim ama sizin sesiniz çıkmasın oldu yahu.


süreklidir deprem ile konunun ne alakası varsa artık; neredeyse depremde yıkılan bütün binalardan çalan, çırpan bir adam iki üç yıl hapiste beslenerek kurtuluyorsa ve kimsenin gıkı çıkmıyorsa öte yandan günahlarınızdan tövbe edin millet diyenlere giydirmeler varsa bir daha düşün; aman ne kadar sağlıklı bir sistem di mi. çalan (yani binaları yıkan) dışarda deprem günahlarımızdan dolayıdır diyen adam hapiste. işte günah bu; çalmak günah niye evler yıkıldı ya da japonya'daki depremde evler neden yıkılmıyor? adam allah'ın emrini dinlese, çalmasa, binalar yıkılmayacak. (bkz: deprem öldürmez bina öldürür)

yada küreyi daha çok para kazanacam, daha müreffeh yaşayacağım diye ısıttıktan sonra * tüketim toplumu olmaktan vaz geçin, bak küre bile dayanamadı bu günahtır diye uyaranlara da mı dinci mi derler, onları ne zaman tıkacaklar hapse. bakın uyarı işte; küre bile isyanlarda diyorum aloooo. *


ek:
bi de ilaç mevzu vardı tabi atlamışız. biz bu ilaçların alayını batıdan alıyoruz. kendimiz yapamıyoruz. şu anda bu doğrudur. çağımızın belasından biri olan kanser misal batıdan gelen ilaçlarla tedavi edilmeye çalışılır. bir teori de eğer müslüman olmasaymışız, işi allaha havale etmeseymişiz biz bu ilaçları yapabilecekmişiz. işte yetmiş yıldır laikiz. on yılda on beş milyon genç yaratıyormuşuz. hodri meydan. niye yapmıyoruz?

ama yiğidi öldür hakkını yeme. batı'nın tıb alanında gelişmesinde genelde müslümanların ya da özelde misal ibni sina'nın hiç mi etkisi yok? 1200'lü yıllarda, taa selçuklular döneminde cerahi operasyon yani ameliyet yapıyordu bu millet.

islamın ilme önem vermediğini söylemişler zahir; kandırmışlar. toplumumuz daha müslüman iken batı'nın ilminden daha gelişmişdi. zira beşikten mezara kadar ilim öğreniniz hadisi bir emirdi.