güzel ve dahi

  1. öfke patlaması yaşadığım program...

    gençliği bir yozluklar silsilesine hapseden yoz kültürün son harikası! kadını; oraya çıkardıkları -ve muhtemelen öyle yapmasını söyledikleri- "ayy ne yapsımkiiii, bilemiyorııımm" biçiminde anlaşılması zor bir dille konuşan, sadece bedenine değer biçilen bir nesne olarak sunması görevi verilen genç kadınlarla temsil ederken; erkeği de zeki ama sosyal ilişki kurma becerisinden yoksun nesneler (mallar) olarak sunmuşlardır . aslında her ikisi için de pazarlamışlardır demek daha doğru olacaktır. masanın üzerine çıkartıp oynattıkları kızlarla sadece onlarla değil hepimizle, insanlığımızla pespaye biçimde alay edilmektedir. kadın da erkek de birer metadır en ucuzundan...

    eminim ki yine bir çok izleyici kitlesine sahip olacak, hatta yarışmayla aynı anda devam eden durumlarının tartışıldığı ve kitleleri de daha bir aptallaştıran programcıkların doğmasına ve insanlığın zayıflığı ve aptallığı üzerinden birilerinin karına kar katmasına sahne olacaktır. şaşırmıyorum ama kızıyorum işte...
    her defasında "pes artık" demekten de kendimi alamıyorum.

    ülke bir rejim krizindeymiş, darbe çığırtkanları açıktan boy gösteriyormuş, ortaları çeteler sarmış, faili belli katliamlar peşisıraymış, en küçük bir demokratik hak talebinde her an bir linç tehlikesiyle karşı karşıya kalınıyormuş, cebimizdeki eller on katına çıkmış, yoksulluk sınırı bilmem ne kadar olmuş boş verin. başkalarının eğlencelerini seyrederek eğlenmek varken bunları düşünmek niye!

    iğrenç, kaba saba bir şebekliğe, soytarılığa dönüşmüş bir eğlence düşkünlüğünün bataklığındayız. hayır eğlenen bizler değiliz biz sadece eğlendiriyoruz... yine televizyonlardan gördüğümüz bilmem hangi moda elbiseleri sırtımıza çekip, insanlığımızı örten boyalarımızla kurtuluşumuzu ararken öte yandan binbir emekle okuyup bitiridiğimiz okullardan aldığımız kağıt paçavralarının hiç bir işe yaramadığı bu düzende işte böyle kurtuluşumuzu çıkışımızı arıyoruz.
    tükenmiş, rezilleşmiş bir kültürün kurbanlarını oynuyoruz celladına aşıklar gibi...

    ama gözlerimiz bu hunharlığı izliyor. elbet bir gün bu her türden yoksulluğumuzun üzerinde yükselen bu pislik kendi bataklığında boğulacak...
    (#123379) sciencecyster|08.07.2007 00:12|