halihazırda ikinci sezon tekrarı haftaiçi her gece 00:00 da yayınlanan, yeni sezon tanıtımında belirtildiği gibi ekranların en sert dizisidir ve kanımca estetik ameliyat düşünülüyorsa bir kere izlenmelidir operasyondan önce
duygusal ve cinsel ilişkilere deyim yerindeyse çok "amerikanvari" bir yaklaşım gösteren dizi. ayrıca her an herkes birbirini feci şekilde bozuyor, insan bunlar havadan sudan konuşamazlarmı hiç illa birbirlerine laf sokmak zorundalarmı diyor.
iki yakın arkadaş ve iş ortağı olan estetik cerrahların başından geçenleri anlatan cnbc-e dizisi. biri yakışıklı karizmatik ve çapkın* diğeri aile babasıdır*. sean eşiyle tıpda öğrenciyken tanışmıştır ve eşi hamile kaldığı için okulu bırakarak seanla evlenir, sean okulunu bitirip yine okuldan arkadaşı olan christian ile ortak iş kurarlar. seanın bilmediği bir şey vardır, evlenmeden önce eşi onu en yakın arkadaşıyla* aldatmış ve hatta eşi christiandan hamile kalmıştır. bu olay dizi içinde geçenlere bir örnek bunun gibi daha bir çok enset ilişki dizide işlenmekde.
mükemmel vücutlarda sorunlu hayatları konu alan uyarılar eşliğinde gerçekten de küçüklerin izlememesi gereken, etkileyici ameliyat sahneleriyle dikkat çeken ve müthiş psikolojik oyunlarla hazırlanmış kavga sahnelerini benim de severek izlediğim iki dost ve iş arkadaşı ve partner sean ile christian'ın estetik cerrahi hikayeleri. tavsiye dahilinde!
3. sezonun ilk bölümüyle kan, şehvet, gözyaşı klişelerinin içerisini tamamen dolduran dizidir. hemen ilk bölümün bilançosuna geçelim:
2 cenaze
2 kanlı iğrenç ameliyat
1 oral
1 threesome* benim spoiler'ıma gelecek olursak: carver tahmini yapıyorum
---spoiler-- bence carver* ilk gördüğümden beri şüpheleniyorum ama çok uçuk bir tahmin gibi geldi.
---spoiler---
3. sezonun ilk bölümüyle en midesiz insanların bile midesini kaldırabilmiş dizidir. dr. christian troy'un dizimizin manyağı carver'la yaşadıklarını tam olarak anlatarak sinirimizi bozmuştur, dumur etmiştir. ne kadar 290 kiloluk bir kadını koltuğa yapıştırmayı becermiş bir dizi de olsa - ayrıca cnbc-e dergi böyle bir olayın gerçekten olduğunu, 240 kiloluk bir kadının koltuğa yapıştığını iddia ediyor, inanmak istemedim - her hafta izlemek gereklidir.
17 aralık ı 18 ine bağlayan gece yayınlanan ve bir yolcu uçağının düşmesi ile oluşan kargaşayı konu alan bölümü ile şok etkisi yaratan cnbce dizisi.
ilaç yetersizliğinden yarı baygın durumdaki şeker hastası adamın iki kolununda tel kesmeye yarayan aletle kesilmesini gösterdiği an beynimde şu ses yankılandı;
"nip tuck en sert sezonuyla geliyor.."
kimin eli kimin cebinde belli olmayan dizidir. filmdeki tüm karakterler birbirleriyle ilişki yaşamışlardır ki bu kadarı da fazla hayali. ancak insan diziyi izlerken değil de dizi hakkında düşünürken sadece bu görüşe sahip olabilir, bu da dizinin kalitesini ortaya koyuyor.
dr troy= kendi içinde çelişikiler yaşayan yine de pislik olmaktan vazgeçmeyen, çocukluğunda ensest kurbanı olmuş yakışıklı doktor.
dr mcnamara= saf, garip, acayip bir cerrahi yeteneğe sahip, piskopat oğluyla ve "sarışın" karısıyla sorunlar yaşayan bir tip
* **
bir dizi "kimin eli kimin cebinde belli değil" tanımından ne kadar uzak olabilirse o kadar uzak bir dizidir. zaten yalan rüzgarı tadında salak bir dizi olsaydı bu kadar ünlü olamazdı. bu dizi tüm dünyada hayranları olan, fanatikleri ve fan klüpleri olan, yavaş yavaş efsane olmaya başlamış bir dizi.
diziyi izlemeyen arkadaşlar genelde şöyle bir on dakikasına bakar ve cinsel ilişki muhabbetlerinin yoğunluğunu görüp "sapık dizi" damgasını vurur geçer. işin aslı öyle değildir elbette. bu dizinin hayata dair sorguladığı ve bizden de sorgulamamızı istediği çok şey var. her bölüm ayrı bir mesaj veriyor ve her bölüm hatalar yapan insanların seçimlerinin ne olması gerektiğine dair sorular soruluyor. bunları görmeden, direk açık sahnelere bakıp yorum yapan arkadaşların yanılma katsayıları izledikleri diğer dizilerin nip/tuck'a benzememe oranlarıyla doğru orantılı olarak artıyor ne yazık ki.
estetik ameliyatların ve medyanın bize her gün "mükemmel vucüt" olarak sunduğu, kendimizi onlar gibi olmak zorunda hissetmeye zorladığı bir gerçek ve bu dizi de bununla bağlantılı olarak bir çok konuda yorum yapıyor, ikilemleri ortaya çıkarıyor.
nasıl yapıyor bilinmez ama her bölümün sonunda ağzımızı açık bırakmayı başaran* dizi. o kadar çok konu var ki bazı konular haftalarca raftan inmeyi bekliyor. sanırım bu kadar yetenekli oyuncuyla ve bu malzeme bolluğuyla 5 sezon* daha devam eder bu dizi*.
amerika birleşik devletlerindeki fx channel de 4. sezonu yayınlanan ve 8 sezon sürecegi acıklanan fox yapımı dizi. türkiye de cnbc-e de pazarları 23.00 da gösterilen ve 3. sezonu gösterildikten sonra sezon arası veren 4. sezonun mayısın ilk haftasında baslanacagı söylenen dizidir. christian troy u eski avustralya basbakanının oglunun oynadıgı * ve http://www.niptuckfans.com adresinde amerikada ki fanlrının bulustugu dizidir.
ekranların tartışmasız en sert dizisidir. senaryosu, oyunculukları ki özellikle bayan oyuncuların ustalıklarının konuşturduğu sirkte söyleyemediğimiz ya da söylemeye cesaret edemediğimiz şeyler anlatılıp gözümüzün içine sokuluyor. ameliyatlar dahil her şey o kadar gerçekçi ki dizinin büyüsüne kapılmamak imkansız. her türlü ruh halini yansıtan müziklerden karakterlerin kişisel özelliklerinin derinine inmeye sebep olan olay örgüsüne kadar tamamiyle televizyonun yüz akı bir seyirlik. 2005 en iyi tv serisi drama dalında altın küre kazandığını belirtmeden geçmeyelim. her saniyesini hafızama kazıyarak izlediğim ve famke janssen a her sahnede tekrar tekrar aşık olduğum 2. sezon kesinlikle kaçırılmamalı dikkatle izlenmelidir. audrey hepburn edası ve görüntüsüyle sezona veda ediş sahnesi vardır ki dizinin kült sahnelerinden biri olmaya aday olacak cinstendir. televizyon kolay tüketim aracı olmasına rağmen takdir edilmesi gereken ve sadece tüketim malzemesi olmayan işleri karşımıza çıkartıp bizleri şaşırtmaya devam ediyor. popüler kültür istenirse sanat için önemli bir gösterge olabiliyor sanırım.
tv yapımı göğüs kabartan seyirlikler için;
(bkz: the simpsons),
(bkz: angels in america),
(bkz: six feet under),
(bkz: oz),
(bkz: the sopranos),
(bkz: sex and the city),
(bkz: ally mcbeal)...
türkiye de 16 eylul 2007 23,00 da 4.sezonunun baslayacağı dizidir.
edit: cnbc e bir kez daha yanılttı beni. 16 eylul de başlayacağını açıklayıp sonradan vazgeçip ekimde 4. sezonu yayınlayacaklarını söylüyorlar şimdide.
karanlık yönlerimizin karikatüre yoldaşları...hepsini sevdim ama christian bir başka ;) başlasa da izlesek.,yok artık kurgunun da bu kadarı olmaz kardeşim desek..bu arada christian karakterine hayat veren (ne demekse bu) oyuncu Avusturalya başbakanının oğluymuş...
karakterlerinin muhteşem ayrıntılandırıldığı ve resmen insan psikolojisinin haritasının çıkartıldığı, ayrıntılarıyla güzel dizi. yer yer gerici, arada komik, çokca drama. çok sevimli dizi. karakterlerle tamamen özdeşleşmek mümkün olmasa da her birinde kendinizin bir parçasını bulacağınızdan şüphem yok.
ama kan, iğne, kesik deri, insan organları, çekiçle kırılan burunlar falan görmeye dayanamam diyorsanız izlemenizi tavsiye etmem.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.