nescafe

  >>

  1. kahveyi koruyamamaktan kaynaklanan zararları önlemek için nestle firmasının 1938 yılında üretmeye başladığı hazır kahvedir.. nestle'nin üç harfi ile ''cafe'' sözcüğü birleştirilerek ''nescafe'' sözcüğü oluşturulur..* ilk olarak isviçre'de içilir ve daha sonra tüm dünyaya yayılıp dünyanın vazgeçilmez içeceklerinden olur..her bir saniyede ortalama 4400 fincan nescafe içiliyormuş deniliyor..

    mis gibi türk kahvemiz de var bizim gerçi ama nescafe hem hazırlanış kolaylığı hem de lezzet bakımında türk kahvesini biraz geride bıraktı galiba.. suyu kaynat, içine at kahveyi, karıştır, ohh afiyet olsun..* oysa ki türk kahvesi öyle değil.. taşıp da ocağı mahvetme sorunu, köpüklü olmama sorunu, ikram ettiğin kişinin şekerini beğenmemesi sorunu.. o yüzdendir ki kız istemeye gidildiğinde çok büyük ölçüttür türk kahvesi yapımı.. neskafeyi tercih eder olduk biz de tüm dünya gibi işte bu zorluklardan ötürü..

    burdan türk yetkililere sesleniyorum: nescafe kadar kolay, lezzetli ve sorunsuz bir kahve üretin, yabancı ülkelerin kahvesine bir kuruş vermeyeceğim.. *

    nescafe üreticilerine sınav dönemlerinde bize verdikleri destekten ötürü teşekkürü borç bilirim.. tabi babalarının hayrına yapıyorlar ya bu işi o yüzden bu teşekkür..
    (bir kedim bile yok 28.04.2006 23:46)
  2. uzun süre tüketiliğinde kalp ritminde bozulmalar, halüsinasyonlar, bitkinlik gibi etkilere sebebiyet veren kafeinli içecek. ayrıca tiryakileri vücut kokularından da tanınabilir.
    (maikule 29.04.2006 00:02)
  3. tüm kahvelerin nescafe diye anılmasına neden olmuştur.
    (lpg 29.04.2006 16:32)
  4. bir marka adı olmakla beraber bütün hazır kahve çeşitleri için kullanılmaktadır. son zamanlarda çıkan, kahve, kahve kreması ve şekeri içeren nescafe üçü bir arada oldukça pratiktir. ayrıca eğer kalabalık bir mekanda * aldıysanız birinin size çarpıp elinizi yakmanıza sebep olabileceği içecektir. (bkz: yanık)
    (queen tinorfithiel 29.04.2006 17:22)
  5. nestle'nin harikalarından biridir. diğer hiçbir markasında bulamayacağınız tada sahip olmakla beraber, nedense bir yerde istediğinizde hep sütlüsünü getirirler ya da siz sanki "sütlü nescafe" diyemeyecekmişsiniz gibi; "sütlü mü, sade mi?" diye sorarlar. şekersiz içildiğinde tadına daha iyi varacağınız sıcak içecektir ki*, soğuğu da nescafe üçü bir arada tarzında piyasadadır. soğuk, sıcak, kremalı, kremasız, cidden insanın sinirlerini gevşeten bir içecektir.

    fazla tüketildiğinde, vücuttaki suyu emerek sizi yataklara düşürmesi mümkündür. hastanede kolunuzda serumla gözünüzü açıp, doktorunuzun; "çölde mi kaldın sen?" şeklindeki ironisine maruz kalabilirsiniz. her bardak nescafeden sonra, 1 bardak su içmek, vücudunuzdaki suyun nescafe tarafından emilmesinden sonra, vücudunuzun susuz kalmaması için iyi bir çözüm olabilir.
    (drucila 24.06.2006 16:36)
  6. fabrikasının önünden gecerken mis gibi kokuların yayıldıgı, bir bardak cola'nın içine bir çay kaşıgı kadar eklendiginde uykuyu iki kat daha fazla kaçırdıgı teorisini öss'ye hazırlık dönemlerinde bol bol pratiğe gecirdigimiz, fiyatından ve geleneksel alışkanlıklardan olsa gerek çayla ikame edilebilirligi yüksek içecek.
    (chihiro 24.06.2006 20:28)
  7. makinesinden aldığınızda "armut piş, ağzıma düş." tür. "şartlarım uygun, ben kendim yaparım,param da cebimde kalır." düşünce sistemine göre "suyu kaynat, içine at."tır. "sıkıldım artık yapay sütten, süt tozundan" denilcek kadar sıktığında bırakılası içecektir. "lanet olsun! bırakamıyorum, bırakınca ayılamıyorum" triplerindeyseniz stoklanasıdır.

    hacettepe tıp binası içinde ağız yoluyla alınabilecek tek enerji kaynağıdır, zavallı doktor adaylarının biricik besinidir.büyük bir heyecanla makineden çıkardığınız bardağın içindeki çamur yığınıdır.bardağın yarısını bile doldurmayan kahverengi köpüktür.
    (bloodysnow 07.08.2006 11:23)
  8. nescafe mi, çay mı? diye soracak kadar türk milletini ikiye bölen içecek..

    fındıklısı, bademlisi ve her tür ıvır zıvır katkısı ile makyajlanarak daha da çok fikrimize sokulmaya çalışılmaktadır.
    (nedenkine 29.09.2006 09:42)
  9. temelde yani 3'ü ve 2'si bir arada çeşitlerini saymazsak gold ve classic olarak ikiye ayrılır.

    gold olanın içimi daha hafiftir, classic adamı bir anda kendine getirir.
    (kontes dracula 29.09.2006 10:21)
  10. süper lüks bir restoranda, yan masadaki paparazzi ünlüsü hatun kişinin, garsondan isterken " bana da neskaaave canım " dediğini duyduğumda içimden " ha eşşek " dediğim kahve cinsi.

    altın semer - eşşek sorunsalını, en çok su üstüne çıkartan mihenk taşı*
    (kont dracula 29.09.2006 10:30)
  11. son yıllar da koladan sonra en çok tüketilen ikinci içecekhaline gelmiş. nescafe hayatımızın her yerindedir. ders çalışırken bize arkadaş olur.çalışan bay ve bayanların biraz olsun iş stresini azaltan içecek olarak görülür.ve aynı zamanda arkadaş partilerinin vazgeçilmezidir....
    (eros 87 29.09.2006 13:36)
  12. laleli'deki ordu caddesi, yukarıya; fen fakültesi'nin girişinden büyük reşit paşa caddesi'ne dönerdi. orada istanbul üniversiteli olan herkesin gittiği bazı mekanlar vardı. çantay kırtasiye hemen her bölümdeki öğrencinin not çoğaltma mekanıydı mesela. işte o mekanlardan birinin adı da nescafe idi. genellikle edebiyat ve fen fakülteli öğrenciler giderdi oraya. eski bir laleli apartmanının dairelerinden biriydi gerçekte. duvarlar kaldırılınca, geniş bir kafe olarak hizmet vermeye başlamıştı. duvarlarında dev manzara resimleri bulunurdu. izbe ve karanlık arka tarafından çok ön tarafı tercih edilirdi. öğle saatlerinde çay ve sigara eşliğinde ideal ber ders çalışma yeriydi ve bu özelliği soğuk kış günlerinde mekanı tıklım tıklım ederdi. unutulmaz bir de "ayhan abi"si vardı ki neşesi yerindeyse müşterisi olan gençleri kırıp geçiren bir şef garsondu.

    biz öğrenci milleti için önemli biryerdi nescafe. kapalı mekan bir buluşma yeri ve sohbetin en koyusuna gebe bir kafeydi ama yine de akşam 6'dan sonra rengi değişirdi. çünkü müşterilerin profili değişirdi. türkçe bilmeyen hoş endamlı bir takım kadınlarla rusça bilmeyen bol kıllı, gömlek yakaları göbeklerine kadar açık ve illa ki boyunlarında altın zincir bulunan adamlar, kaşla göz arası oraya doluşurdu. "gündüz insan gece hırt"tı diğer bir deyişle. mekanın sahibi "babacan ve kulağı kesik" bir adamdı ve hiç unutmam otobüs parasını denkleştirip öğrenci biletiyle sirkeci'ye mi insek, yoksa otostop mu çeksek diye hesap kitap yaptığımızı duymuş, ayhan abi ile haber yollayıp, "kızlara söyle paraları yoksa ben vereyim, yarın öderler" bile demişti. o "yarın öderler" kısmı, bize "mal" gibi değil, "bacı" gibi baktığını anlatmaya yetmiş de artmıştı.

    nescafe, "stalingrad'dan son mektuplar"ı salya sümük ağlaya ağlaya okuduğumuz yerdi, kollarımızı dayayıp, vizelere çalışırken not kağıtlarının üzerine kapanıp uyukladığımız yerdi. istemediğimiz kadar sıcak çay ve ayhan abiyi bile kızdırana kadar kültablaları içinde yakıp pof'lamasını beklediğimiz tekel üretimi sigara paketlerinin jelatinleriydi. dostluktu, bir tostu 4 kişi yemekti, öğrenci olmaktı ve okul anılarının yaşayan mekanıydı.

    yıllar sonra oradan geçerken beni nescafe yerine bir sürpriz bekliyordu: kapanmış ve yerine bir deri giyim mağazası açılmıştı: nescafe, kimbilir kaç yıl önce laleli'nin ama daha çok biz öğrenci milletinin yaşanmışlıklar tarihindeki yerini almıştı.
    (hazeyame 20.06.2007 03:13)
  13. teknik olarak suda çözünebilir olması sebebiyle herkesin bir noktayı dikkatinden kaçırdığı içecek. şöyle ki;

    türk kahvesinde ya da filtre kahvede, kahve parçacıklarının çok büyük kısmı suya renk ve aroma vererek ya filtre kağıdında ya da telvede kalmaktadır. yani vücudumuza az bir kısım girmektedir. ancak nescafede ne kadar kahve koyarsanız bardağa, o bağırsaklarınız ile haşır neşir olur. %100' ü!... ve bunun zararları olabileceğini düşünüyorum.

    bir de anti tez yapalım; türk kahvesi veya filtre kahvede kahve oranı neredeyse %100 olup, yoğunluğu da fazladır. yani belki 3 çay kaşığı nescafe ancak 1 çay kaşığı türk kahvesinin verdiği zararı verebilir. ve türk kahvesinden ortalama 3 kat fazla hacim ile kullanıldığından zararları eşit olabilir. çünkü nescafe partiküllerinin içi boşluklarla doludur ve yoğunluğu düşüktür. ama buna bir de kahvenin içine katılan çeşitli maddeleri de eklersek zarar karşılaştırması yapabiliriz.

    ama yine de; telve olarak ya da kağıda birikmiş olarak atabileceğim ve suyunu içebileceğim kahve çeşitleri varken neden bütün kahveyi bağırsaklarıma doldurayım? evet bu beyin cimnastiğinden sonra azaltmaya karar verdim nescafeyi.
    (argus wishingwell 08.08.2007 17:27)
  14. (argus'un önermelerine ek olarak) filtre kahve ve türk kahvesi %100 kahvenin öğütülmüş hali olmasına karşın nescafe kimyasal kaynar. zaten özellikle 3. dünya ülkelerinde yaygın olduğu akla getirilirse otomatik olarak terk edilebilinir.
    (rakunz 05.02.2008 23:23)
  15. jacobs ile beraber ofis vazgeçilmezi.
    (vampiricaura 05.02.2008 23:26)
  16. uykuyu harbiden kaçırtmaz, sadece uyumanızı engeller. ders çalışırken uyumayayım diye içersiniz, uykunuzu kaçırtır. ancak bu sefer de şuurunuz kapanır ne okuduğunuzu anlamazsınız, hadi yatayım ya der yatağa gidersiniz, uyuyamazsınız.

    böyle menem bir şeydir. gariptir. yine de deli gibi içilir. çelişkilidir. karmaşıktır.
    (tulkas 05.02.2008 23:28 ~ 05.02.2009 01:23)
  17. artık kendini bile aşmıştır.fındıklı,çikolatalı,vanilyalı,karamelli çeşitleri ile her zevke hitap etmeyi başarmıştır.hatta bununla da yetinilmemiş bol kahveli ile bol kremalı çeşitlerini de patlatmıştır.ama klasik nescafeden vazgeçemeyenler gerçek nescafe tadını bilenlerdir.
    (koku 07.05.2008 01:10)
  18. özellikle proje günlerinde ya da jüri öncesi oldukça ne kadar tükettiğinizin haddi hesabı olmayan on numaralı içecek. Ve bir süre sonra bağımlılık yapıyor içmeden duramıyorsunuz. Hakkaten uyarıyor uykunuz gelmiyor.
    (sunflower 24.10.2008 19:41)
  19. sayesinde bir sürü kırmızı kupa biriktirebilirsiniz.
    (breegadoon 05.07.2009 14:22)
  20. Müptelası olunacak şey dendiğinde akla gelen ilk şeydir zannımca. Poşeti açar dökersin bi' bol kremalı,üstüne sıcak su. Karıştırırsın. Sıcak sıcak böyle. Off.
    (lofthei 22.10.2009 16:30)
  21. ofis ortamında çalışırken tüketiminde çılgın artışlar gözlenen, özellikle 3'ü 1 arada olanlarının süper zararlı olduğu içecek.
    ''kahve alıyorum kendime, sen de ister misin?'' sorusunu iki saat içinde beşinci kez duyarak panik halinde anladım bunu. sonra da gelsin selülitler. o an kestim irtibatımı kendisiyle. işim olmaz.
    zararlı. hem bağımlılık hem de selülit yaptığı için.
    çubuk tarçından elde edilmiş çay gibisi yok. nescafe de neymiş.
    (margie 03.11.2010 14:47)
  22. nescafe gold...
    (tarimsal 22.03.2011 21:58)
  23. yoklukta giden kahve.
    (tulkas 22.03.2011 22:00)
  24. bir süre aşırı doz alınca tiksindiren 3ü 1 arada şeysi. son reklamı da olmamış kanımca.

    "Beyler! boşuna uğraşmayın tutturamazsınız!" ne lan?! niye tabanı delinmiş yerden kız sırıtıyor? niye hiç birşey olmamış kıza, adamlar evini patlatmışken?
    tamam mesajı aldık biz.. kıvam yerinde lakin, daha iyi bir kurgu olsaymış..
    (cucukvampir 22.03.2011 22:12)
  25. (bkz: granül kahve)
    (olurooleseylerbazen 05.04.2011 14:36)

>>



Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.