duvarları ve çeperi, zarı ve dürtüsü bulunmayan adeta son model ipod u ile son ses kulaklarına baskı yapan bir çılgındır o. ne tutulabilir, ne de durdurulabilir. koşar, gezer, tozar ve eser. ne hızlanır ne yavaşlar. tek amaca yönelmiştir. mutlak sonu, son durağıdır. kafasını dahi kaldırmaz, omuz atanlarına aldanmaz, durdurmak isteyenler ise kaşısında ezilir. bundandır ki çokça rahattır, bundandır ki sınır, ırk, millet tanımaz. sonu için koşuyordur, muhakkak ona kavuşacaktır.
en buyuk dost ve en buyuk dusmandir. pek cok prospektuste yan etkisi olmayan bir iyilestiricidir. oyle derler... bir gün öğrencisini de öldürecek olan bir öğretmendir zaman.
durduramazsin, yetisemezsin; hep ustun hep galiptir. ezer ve odullendirir de. bazi uzak galaksilerde zaman tanridir denmistir, denmektedir.
başlangıçta hepimize eşit dağıtılan tek şeydir. yaşamımız, onu böldüğümüz anlar ve saniyelerdir her zaman. konuşmalarımız, yaşamımızın gittiği yön, seçtiğimiz yollar hep zamana böülmüş, ondan çalınmıştır. her birimizin hayatı, belirli sayıda saate bölünmüştür ve o saat çalmaya başladığında geldiğimiz gibi yalnız ve çıplak gideriz yolumuza. şu an birileri doğuyor, bir diğer mekanda bir başkaları son nefesini veriyor. hepimiz kendimize göre ve kendimiz kadar yaşıyoruz zaman'ı.
an gelir yalvarırsınız 'ne olur çabuk geçsin' diye.. an gelir durdurabilmek için herşeyinizi verirsiniz... işte böyledir zaman.
yalvarırsınız yakarırsınız geri gelmez...
devinimin, işleyişin göstergesidir ve bir boyuttur zaman, şeyleri tanımlayabildiğimiz.
peşinden koşarak yakalayamazsınız zamanı. zaten o da sizi beklemez. hızla gider ve eğer farkında değilseniz bunun, çoktan tükenmişsinizdir. zaman insanı çabuk harcar. bazen bu hızı üzer insanı, umutlara ve hayallere yeterince yer bulunamaz zamanın kompartmanında. bazen de sevindirir insanı hele de bir ayrılık varsa...
insanoğluğunun yaratıcılığının hayata kattığı 4. boyuttur. görselliği aşan, takibi olmayan boyuttur. insan her ne kadar saat isminde bir birim koymuşsa da bu boyuta, sadece ölçümleri kolaylaştırmak içindir. zaman, zaten bir boyut olmasından dolayı ölçümsüzdür, bir bütündür.
zamanın kendisi göreceli, değişkendir. bazen dakikalarla, bazen asırlarla, bazı durumlarda ise ışık yılı ile dile gelse de bizden bağımsız olandır zaman ve değişken olduğu kadar değiştiricidir de. yıprandırır, yeniler, yok eder, meydana getirir. bunların hepsi de sınırlandıramadığımız bir kazanın içinde meydana gelir, zaman içinde. biz sadece ordan bir parça yakalamaya çalışırız. unutmamalı ki zaman geçiyor günü yakalamalı, anı yakalamalı, 1 saniyenin geri dönüşü yok, çizgisel zamanda, ilerliyoruz sadece. ilerliyoruz ve birçok şeyi arkamızda bırakıyoruz, zamana yenik, küskün, bitkin.
temeli, din sömürüsünden rant sağlama düzenine ve bir tür maddi-manevi saadet zinciri diye nitelenebilecek düşünce yapısı olan nurculuk hezeyanında çırpınan taharat-matbuat karışımı gazetenin ismi. Vakit adında bir kardeşi de * bulunmaktadır.
magazine pirm vermemesi ve arka sayfa güzelinin olmaması ile takdirimi kazanan fakat; türkiye'de belli bir kitleye hitap eden* gazete. türkiye'nin nasıl ikinci gazetesi olduğu muammadır zira kafada pek çok soru vardır.
1. bu gazetenin fiyatı 50 ykr'dir.* 2. satılmayan gazeteler onar yirmişer cemaat evlerine ve cemaat yurtlarına dağıtılır böylece satılmayan gazeteler iade edilmez bu da bu gazeteleri satılmış gösterir.* 3. .........*
Ayrıca bu gazeteyi düzenli alan kişilerin pek çoğu bu gazeteyi okuyanların dindar okumayanların ise dinsiz olduğunu düşünür.
bir ilaçtır. içip unutmak, beklemek, sabrı öğrenmemize vesile olan bir hap gibidir. içip olacakları bekleyen hastacık gibi mehzun bırakır bizi. bazen suçludur o. "hiçzamanı değildi" gibi kelamlar ettirebilir bize. doğru zaman, yanlış zaman gibi kavramları ortaya çıkartır. fakat en emin olduğum asla ve asla geri dönmediği, döndürülemediğidir. hep ölür. her an ölür. kaybolur, sanki kaybolmamışcasına uyanırız sabaha fakat biliriz zamanın oyununu, kurallarını. öyle kurallardır ki insanı sıkıştır ve mutlak sonu hatırlatır. her aynaya bakışımızda, her yaş günümüzde, her maaş alışımızda zaman bize gülümser ve elimizden tuttuğu ilk günden son güne kadar hepsini hatırlatır adeta. zaman kaybolandır, ve bizi de yanında kaybeden yegane gerçektir.
sayfa tasarımında dünya gazetelerine örnek olacak şekilde harika tasarımlar çıkartmış, her sene tasarım oscarlarında birinci olmuş, spor haberlerini orta sayfaya iliştirerek beni güldürmüş, haberi sondan okuma alışkanlığımın ters tepmesine yol açmış, elime geçtiğinde okuduğum gazetedir.
HAYATIN ANLAMINI BELiRLEYEN KAVRAM. ZAMAN OLMASAYDI GEç KALMANIN, ERKEN KALKMANIN, GECENiN, GüNDüZüN HiçBiR ANLAMI OLMAZDI. ZAMAN VAR OLDUKçA çEVRESiNDEKiLERiN ONA iTAAT EDECEKLERi KESiN...
cemaat içinde: "-gazete okurmusun? -zaman buldukça." yollu iğrenç esprilere sebep olan gazetedir.evet cemaat gazetesidir.evet okuyanların azımsanmayacak bir çoğunluğu cemaattendir,en azından cemaate sempati duyar.neylersin ki kalitesi,çağdaşlığı,çoksesliliği tartışılmazdır.kıskananlar çatlasın dedirtir...naçizane fikrim,sadece belli bir kitleye hitap ettiğini söylemek en hafif tabirle "insafsızlık"tır...
1986 yılında kurulmuş olan gazete. http://www.zaman.com.tr
ekrem dumanlı'nın genel yayın müdürü olmasının ardından, 15. kuruluş yıldönümüyle * birlikte haberle yorumu kesin hatlarla ayıran ve tasarımını değiştirerek harika bir görünüme * kavuşan gazetedir.
arkasındaki mali destekle öğrenci yurtlarına, belediyelere, hatta hükümet konaklarına her gün onlarca bedava sayısı dağıtılan, cemaat insanlarının tercih ettiği gazete. liberal bir ağıza büründüğü için, yazamadıklarını vakit kardeşine havale eder.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.