emine(semra sar) vardır bir. kocası(metin serezli) askere gider emine'nin. kızını(zeynep değirmencioğlu) yanına alıp hizmetçilik yapmaya başlar emine. ama yanında çalıştığı kadının(suzan avcı) çocuğu yoktur, ve babasıyla(münir özkul) arasını düzeltmesi için ona bir torun götürmenin iyi olacağını düşünür(pazardan elma götürüyor sanki) ve emine'nin çocuğunu alır. emine'ye çocuğun öldüğü söylenir.
zengin ailenin yanında büyüyen ayşecik iyi kalpli bir kızdır. dedesini çok sever. bu sırada öz annesi hafiften oynatmış ve kaybettiği kızının yerine bağrına taş basmaya başlamıştır. bahsi geçen taş siyah, iri ve yassıdır. pamuk yetişen bir köyde yaşayan emine'ye bu yüzden "karataşlı emine" derler. ayşecik'in yolu bir şekilde bu köye düşer, annesiyle tanışır ve içinden tuhaf bir his ve kaderin etkisiyle ikisi birbirini çok çok severler.
bir zaman sonra üvey evlat olduğunu öğrenen ayşecik kendisine dededen kalan mirası falan reddederek gerçek annesini bulak istediğini söyyler. annesiyle babasını bulur. aile bir araya gelir. taş denize atılır.
üzücü bir filmdir. yani saçma falan bazı yerleri ama yine de üzücü. yanınızda etkilenebilecek birileri varsa bağrına taş basma sahnesiyle dalga geçmeyin, üzücü olabiliyor.
tam anne lisânıdır. şefkatin ve sevginin kulakla duyulurken gözle görülmesine de sebebiyet veren kelimedir. benli'nin en sevdiği; en sevgililerine hitâb etmek için kullandığı sözdür.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
