5 eylül'de ilk sayısını çıkaracak ve çarşambaları çıkacak olan yeni karikatür dergisi. penguen'den kopan bir takım yazar-çizer trafından çıkarılacak bu dergide engin günaydın da yer alacakmış. dergideki en büyük artılar yiğit özgür, umut sarıkaya ve ersin karabulut.
ilk sayısı erken çıkmış *, penguen kökenli mizah dergisi. şu an gayet güzel, zamanla oturdukça daha da güzelleşeceği kanaatindeyim. daha fazla yiğit özgür, daha fazla ersin karabulut, daha fazla umut sarıkaya. üstadlar erdil yaşaroğlu ve selçuk erdem in olmayışı bizi üzse de, fikir ayrılığı varmış. saygı duymak lazım. *
İlk dergi itibarıyla, penguen havasını koruyan ve yeni bir şey katmayan izlenimi veren dergi.
peki bu kötü mü?
hayır, o kadar kaliteli yazardan kötü iş yapılması beklenmez.
yiğit,ersin,umut gibi yazarlara daha fazla yer ayrılıyor olması, biz okuyucular açısından çok sevindirici. hele benim gibi penguen'İ bu yazarlar için alıyor idiyseniz, dergiyi beğeneceğiniz kesin.
penguen kadar politik ve penguen kadar sert olmayacaklarını umuyorum. mizah dergisi siyasetsiz olmaz elbette ama penguen bunun dozunu kaçırıyordu mütemadiyen.
neticede biraz daha penguen havasından uzaklaşırsa, daha iyi ve daha özgün olacağını düşünüyorum.
üçüncü sayısında gülmek için pek malzeme bulamadığımız dergidir.
yiğit özgür "orada olabilirdim" haricinde ki çizimlerde çok kötüydü. umut sarıkaya çok kötüydü. uğur gürsoy çıtanın üzerindeydi.
kısacası bir zamanlar penguen alma sebebimiz olan ne kadar yazar-çizer varsa onların toplaşıp kurduğu dergidir. ha penguen'de hiç mi penguen alma sebebi kalmamıştır? elbette ki vardır ve hala onlar için penguen'i yaşlı gözlerle almaktayızdır bayilerden. alpay erdem ve serkan altuniğne bu yazar-çizerlerin ta kendileridir...
genel itibari ile yüzüne bakıldığında gözleri şişmiş, kanlanmış, gözünü kapattıktan sonra açması uzun süren, çökmüş tipli ve sürekli esniyen insanları nitelemekte kullandığımız sıfat.
dergide bulunmaması gerektiğini düşündüğüm,okurken pek de hazetmediğim yazar-çizerlere sahiptir. bu kişiler sayfa sırasıyla şöyledir ki:
yavuz öztürk-beyfendi
c.üstün- tiribal enfeksiyon
ender yıldızhan-mustafa
bunların yanısıra ersin karabulut, uğur gürsoy, yiğit özgür,yılmaz aslantürk,memo tembelçizer, fırat budacı, barış uygur, umut sarıkaya, cihan ceylan, oky gibi çok çok çok önemli yazar-çizerleri ve onların çok güzel yazıları ve karikatürleriyle mizah dünyasına renk katan, en iyi karikatür dergilerinden birisidir.
merakla,heyecanla ve buyuk bir sabırsızlıkla bizlere ne sürpriz hazırladıklarını bekledigimiz,bizi güldüren güldürürken düşündüren *,zaman zaman otobüste kahkaha atmanıza sebebiyet veren ve bu nedenle milletin size deli gözüyle bakmasına neden olan dergi..
mizah dergisinin en önemli (belki de tek) işlevi okuyanı güldürmesidir. uykusuz da piyasadaki dergiler içinde bu işi en iyi yapan dergidir. yalnız kadrosunda yaşı ve düşünceleri kemale ermiş hemen hemen hiç kimse bulunmaması nedeniyle sürekli bir üniversiteli heyecanıyla çıkıyor. ben özellikle umut sarıkaya'nın 10 sene sonraki halini çok merak ediyorum.
ilk yazdığım tanıma bakınca dergi ile ilgili ve hazzetmediğimi söylediğim çizerlerle ilgili fikirlerimin değiştiğini belirtmek için yeni bir tanım yazma gereği duydum. anlaşılan bundan 1 yıl, 1.5 yıl önce keyifle okumadığım hatta hiç okumadığım çizerleri şimdi okumadan geçmiyorum diğer sayfaya; zira esprilerini geliştirdiklerini düşünüyorum, en önemlisi görüyorum. evet, hala derginin alınma sebebi ersin karabulut'tur, umut sarıkaya'dır, barış uygur'dur, emrah ablak'tır, bülent üstün'dür, hatta aşktan öte seksten beri'si ile ender yıldızhan'dır vs. ama hiç bir zaman tarafımdan bu derginin alınma sebebi cengiz üstün, yavuz öztürk olmamıştır.
birkaç hafta üst üste alınmayınca sanki üstünden yıl geçmiş gibi hissettiren, eski sayısyla karşılaşıldığında karşısında lal olunan karikütür dergisi. candır, valla da candır billa da candır. *
bu haftaki 24 sayfalık ikinci yıl özel sayısıyla son zamanlarda kaybettiği eski formuna yavaş yavaş dönmeye başlayacağını sinyalini vermiştir. özellikle alpay erdem transferi sadece bu haftaya mahsus değilse büyük bir kazanç olmuş uykusuz için. tek eksik; halen yiğit özgür'ün dönememiş olmasıdır. bu kadar uzun tatili milletvekilleri bile yapmamaktadır.
2. yılını kutladığımız uykusuz'un bu haftaki 24 sayfalık özel sayısında beni en çok gülümseten barış uygur'un sss'si * olsu. özellikle de 6. sorusu ve cevabı:
soru:*bazen takvim falan veriyorsunuz ama benim dergimden çıkmıyor? cevap:şimdi biz takvimleri son teknoloji ürünü matbaa makinelerimizle her derginin içine bir adet düşecek şekilde gayet muntazam yerleştiriyoruz. biz yerleştiriyoruz yerleştrmesine de, aranızdan bazıları, bakın isim vermiyorum, onlar kendilerini biliyor,gidip bayide dergileri karıştırıyorum ayağına diğer dergilerin içindeki takvimleri de topluyor, size de içinden takvimi alınmış dergi kalıyor. düşündük taşındık, önümüzdeki kırk yıl boyunca bu durumun devam edeceği sonucuna vardık. yapacak bir şey yok. siz yine de hangi günde olduğumuzu merak ettiğinizde beni cepten arayabilirsiniz, ben söylerim.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.