inception

  1. 2010 yazında çıkması beklenen yönetmenliğini The Dark Knight filminin yönetmeni olan Christopher Nolan'ın yaptığı film. Başrolde Leonardo Di Caprio yer almakta.




    Fragmanları sitesinde mevcuttur.
    Filmin resmi sitesi : http://inceptionmovie.warnerbros.com/
    (egzotikmango 10.03.2010 23:21)
  2. Leonardo Di Caprio, insanların rüyalarına girip gizli bilgileri çalma konusunda uzman biridir. Arkadaşlarıyla beraber, birilerinin rüyalarına girip onları yönlendirerek sırlarını öğrenirler. Ancak Di Caprio çocuklarından ayrı yurtdışında yaşamaktadır, çünkğ ABDye girerse hapse girecek. Neyse efendim, birgün çok zengin bir adam bunları işe alır ve bir adamın bilinçaltına bir fikrin sokulmasını ister. Ancak neredeyse imkansızdır kişinin aklına dışardan fikir sokmak. Filmin ana teması da bu zaten... Film efektleri, rüyalarımızda oluşturduğumuz gerçek dışı dünyayı, detayları anlatımı açısından ben çok beğendim şahsen... Birinin rüyası içindeyken başka birinin rüyasına girmeleri çok değişik bir perspektif oluşturuyor. Sonu da çok ilginç buarada söylemeden geçemeyeceğim...
    Leonardo Di Caprio'da olmayan baba tipine rağmen güzel bir filmdi bence....
    (nesli 24.07.2010 15:40)
  3. en orjinal senaryo dalinda oscar kazanan filmdir (aha buraya yazdım)
    (klovis 24.07.2010 18:32)
  4. Nasıl ki Matrix bir döneme damgasını vurmuşsa, 2010 (ve muhtemelen bundan sonraki 5 yıl) Inception'ın devri olacak. O derece!

    Christopher Nolan, sen nasıl bir adamsın?? Kafan nasıl çalışıyor?? Rüya olayı, ki beni de hep büyülemiştir, (REM-astral seyahatler-lucid dreaming vs. vs.) bu kadar muhteşem bir senaryoyla bütünleşince ortaya bir başyapıt çıkması kaçınılmazdı zaten. Üzerine bir de harika oyunculukları ve muhteşem bir görselliği ekleyin. Evet evet, Inception, yani Türkçe adıyla Başlangıç, kesinlikle "kült film" sıfatını hak ediyor.

    Ve Leonardo, adamım: Senin oynadığın bir filmin kötü olmayacağını hep söylerim zaten; aferin, yüzümü yine kara çıkarmadın. Ve Ken Watanabe, son samuray, geishaların kurtarıcısı: Aksanına rağmen sevdim seni sütoğlan (zaten caponları pek severim, bilirsin...) Ve Joseph Gordon-Levitt; 500 days of Summer'dan sonra acayip karizma bir rolle döndün; o ezik kişiliği de, bu jilet gibi takımlar giyen ajanı da son derece başarıyla canlandırdığın için tebrik ediyorum. Ve Marion Cotillard: Ne güzelsin yahu...

    Güzel film. Bir an önce izleyiniz efenim.
    (itaatsiz 31.07.2010 09:47 ~ 31.07.2010 09:47)
  5. (bkz: adamlar yapmış abi)
    (notdra 10.08.2010 00:01)
  6. tek kelime ile muhteşem bir film. ilk senaryosunu duyup fragmanını izlediğimde böyle sıradan bir aksiyon filmi izlenimi yaratmıştı bende. lakin gel gelelim sinema çıkışı "yok artık, laan" nidaları ile dolaşıyordum. kendi çapımda yaptığım kamu oylamasına göre her beş kişiden ikisi filmi için muhteşem diyor, ikisi çok karmaşık ama iyiydi çekiyor ve kaale alınmayacak olsada bazı denyolar "bu ne abi hiç birşey anlamadım ben ki" diyor. ikinci bir sixth sense vakası aslında film. "bruce wills aslında ölüymüş oğlum" demek gibi birşey filmi anlatmak. on üzerinden sekiz verdim ben şahsen.* gidip izlenesi hatta hayran kalınası güzel bir film.
    (mcleod 19.08.2010 00:36)
  7. insan sonunu söyler be kardeşim yaa... heder olduk burada, öyle mi bağlanır?

    el-cevap, evet öyle bağlanır. sonunu seyirciye bırakan filmlerden pek de hazzetmeyen ben, bayıldım. sonunu gözüne sokmamış ama ipuçları bırakmış. aslında nereye bağlandığını biliyorsun. süper senaryo. süper oyunculuk. süper yönetmen. olmuş.
    (kimsekim 16.09.2010 14:46)
  8. Hala orjinal çekiminin nete düşmemesinden dolayı izleyemeyeceğim film olacaktır. İçime oturmadı desem yalan olur, yarın akşam yolculuk uzun.
    (bloodberg 16.09.2010 16:03)
  9. 2 gün önce gittim gördüm bu filmi. eğer gitmediysen sinemaya ve nasıl bişey acaba,yazılanlara bi bakayım da ona göre gidiyim diyorsan çabuk çabuk çabuuuk daha fazla bekleme ve hemen koşş bi sinema salonunna..*
    (gibi gibiyim 01.10.2010 01:30)
  10. Metropolis'i izlediğimde adamlar yapmış diye düşünmüştüm. Adamlar 80 sene önce yapmış zaten. Inception'da da öyle düşündüm. Adamlar hayal ediyor, kurguluyor, mesajını veriyor ve gidiyor.
    Biz de mesaj var. Ama hayal edemiyoruz, kurgulayamıyoruz.
    (agacsakal 01.10.2010 23:57)

  11. --! spoiler !--

    olaylara yorumum:

    son sahnede totemin dönmekte olduğunu gördük. bu zihnimizde cobb'un rüyada mı olduğu sorusunu uyandırdı. ama bir yandan da şöyle düşündük; cobb rüyadaysa neden diğer sahnelerde totem dönmüyordu. çünkü cobb o sırada toteme bakmıyordu. cobb bakmazken totem dönmeye devam ediyor, bu da rüyada oluşunun kanıtı. totemin dönmeye devam edememesinin sebebi ise cobb'un bilinçaltının ona baskıladığı gerçeklik. gerçek olduğuna inanmak istiyor.

    cobb, karısı mal ile indikleri rüya katmanlarından yukarıya çıkmayı başaramadı ve rüyada takılı kaldı. filmde yer yer, cobb'un rüyada olduğuna dair göndermeler var zaten. birisi yusuf'un dükkanındaki adamların sen hala rüya görebiliyor musun demeleriydi. ikincisi de babasının; onları da hayal alemine çekmek istiyorsun türünden sözleriydi.

    benim anladığım; cobb rüyadan kurtulsun diye mal bütün ortamı hazırladı, çocuklarıyla arasını açtı ki onları göremesin ve kalmak için bahanesi ortadan kalksın. ama cobb orda kalmaya devam etti. bu sebeple de babası bir ekip ayarladı ve cobb'un yanına gönderdi. bu ekip cobb'a rüyadan ayrılması gerektiğine dair ekim yapmaya çalışıyordu. bunu yaparken tıpkı fischer'a yaptıkları gibi onun bilinçaltına indiklerini saklıyorlardı. ama aslında rüyasına girdikleri kişi cobb olduğundan her yerde karşılarına mal çıkıyordu.

    olaylar nasıl gelişir?

    ikinci bölümde ya da diğer bölümlerde cobb rüyada olduğunu anlayacak, kurtulacak, karısının ölmediğin, görecek falan filan..

    evet bence böyle..

    --! spoiler !--

    (melankoli basili 17.11.2010 11:59)
  12. inception < youth without youth < matrix < 2001 a space odyssey
    (globulin 06.01.2011 18:11)
  13. öncelikle başta nolan olmak üzere bütün yapım ekibinden allah razı olsun diyerek söze başlıyorum. pek kolaylıkla sakız gibi uzata uzata en az 3 sezonluk dizi yapılabilecek bir fikri film olarak çekip bizi fıtık etmedikleri için.

    şimdi güzel film, doğruya doğru. gittim imdb'de 9 puanımı verdim, ama neden 10 değil? çünkü ne kadar harika bir film olsa da, konusu senaryosu orijinal olsa da bazı diyaloglarda maalesef "aa, hollywood filmi..." dedirten klişeler mevcuttu. o psikopat öğrenci kızın -o kıza nedense sinir oldum, psikolojisi bozuk marion cotillard bile daha sempatikti- pek çok konuşması gibi, veya şu basit örnek gibi, adam soruyor "aman tanrım, 2 katman mı?" gerilim müziği dıdım dıdım, ve asıl oğlan bir an durup cevaplıyor cool bir eda ile "hayır, 3!" bunun gibi. hatta mombasa'daki kovalamaca sahnesinde hah dedim bir klişe olarak şimdi tezgahtaki portakallar yola saçılacak ama neyse ki böyle bir şey olmadı. tabi diyaloglar haricindeki her şey oldukça güzeldi. yine de ya açıklığa kavuşmayan ya da benim anlayamadığım noktalar yok değil elbette.

    fazla söze gerek yok aslında, sonuçta tek izlemelik bir film değil. ama son sahnede resmen, kelimenin tam anlamıyla sinir küpü oldum, the dark tower'ın sonunu okuyanlar bilirler, böyle yazara küfretme isteği oluşuyor insanın içinde. zaten amaçları da bu değil miydi?

    not: filmin başlangıcında dicaprionun sahile vurması sahnesinde "bak titanic'in devamıymış bu" esprisini yapan herkesi sevgiyle kucaklıyorum!!
    not2: filmdeki ariadne ismini görünce burukça gülümseten hitit cadısına sevgilerle, eğer okuyorsa.

    not3: yalnız bü rüyaları kurcalama fikrinden, filmdeki teknolojik dünyada neredeyse herkes haberdar. hatta ayin yapar gibi topluca uykuya dalıp rüya görenler falan var. yani diyorum ki, çok deli bir şey olmaz mıydı insanın sevdikleriyle aynı rüyayı görmesi, hele bir de orada süre daha uzun ya; uç, zıpla, oyna, pek çok rüyamda yaptığım gibi tıkın, sonra hiçbir şey olmamış gibi uyan. ilginç.
    (queen tinorfithiel 08.02.2011 16:40 ~ 08.02.2011 17:01)
  14. (bkz: olay budur)
    (bkz: yapan yapıyor)
    (bkz: film)
    (nuha 08.02.2011 18:00)
  15. leonardo dikaprio'nun tosuncuk suratıyla ve donuk oyunuyla en başarısız filmlerinden.
    böyle computer destekli, çekim teknikli, 'adamlar yapmış' türü filmlerde cast'te oyunculuk aramamak, hatta role kasıtlı körlükle yaklaşmak hep adetten. en başta adamlar öyle hazırlıyor seni. mesaj "boşver hocam şimdi oyunculuğu, seni öyle bi kozaya alıcaz bibuçuk saat, çıktığında kıçın ne tarafta karıştıracaksın". böyle olunca iş bu yönde gelişiyor, sinema sanatı bir anda yönetmenlik mucizesine şahit olma randevusuna dönüyor. matrix'te 1 kişi bir oyunculuktan bahsetsin bana. bekliyorum. bana 1 oyuncudan, 1 oyunculuktan bahsedin. inception. kim ne oynadı? bu filmlerde karakterleri canlandıramayacak tek kişi yok. morpheus'un yerine kimi koyarsan koy. saçını kes şener şen'i koy.
    sinema sanatı başka bir şey oldu. star wars da bilim kurguydu, ama obi wan kenobi diye bi karizma vardı. matrix'te en başarılı adam belki cypher'dı. artık film izlemiyoruz. birilerinin hayal gücünü takdir etmeye gidiyoruz. bu adamların başında da artık christopher nolan geliyor, gittik, takdir ettik geldik. güzel filmdi. ama sinema başka bir şey. bilim kurgu bile olsa.
    (wannagoforaride 08.02.2011 21:09)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.