aynı zamanda radical noise'un plan b albümünün en güzel şarkısıdır. girişi clean tonla girer ve daha sonra radical noise'e ait güzel distortion tonu giriş yapar ve insanı koparır. puslu, kasvetli günlerin sarkısıdır.
güftesi ;
sabahın sesi kulaklarımda biri pencereyi açmış yine
ekşi yorgun bir tat ağzımda
şehir gri kefeninde sakin
davetsiz konuklarla tedirgin
güne, kararsız yolum uzun
hani olur ya bazen kaçarsın herşeyden
hani olur ya bazen şarkı biter aniden
işte böyle günlerde hep uyumak istediğinde
tamda böyle günlerde umudu büyüt içinde
şehrin toprağı altımda inlese, ufakça irkilsem
sesime ses verse bir martı
yalnızlığın öbür ucunda bir dost daha var diyebilsem
hani sen hiç gitmesen
yaşam ağını örerken gözlerine şarkı birden duruverse bile
gözlerini ayrılık ıslatsa bile, umudu büyüt içinde
nev isimli şarkıcımızın sen gibi albümünden bir parça. diğer bir çok parçası gibi bu parçayı da çok severim ve dinleyen kişiye gerçekten sözlerini yaşatır. bu şarkı nasıl olmuş, nasıl yaratılmış hikayesini bilemesem de gerçekten dinlenmesi gereken bir şarkı.
"bazen kendi gölgene basar sendelersin ıssız sokaklarda"* özellikle bu dizesi ile gönüllerde yer eden, insanın içini titreten bu parçanın sözleri aşağıdadır:
hatırlıyor musun kim olduğunu
hala hissedebiliyor musun
ne zamandır farkında mısın yokluğunun
arasan bulur musun kaybolduğun yerleri
gündüzün geçtiğini farketmedin bile
anılar sinemasından bir bilet almışsın bu gece
ömrün küsmek ve pişmanlıkla geçip gidiyor
bak hala aynı soruyu soruyorsun kendine
bazen kendi gölgene basar sendelersin ıssız sokaklarda
bir karayel eser üşütür yalnızlığını yüzüne vurur
çıkar gelir pişmanlıklar en zayıf anında
boğazında yıllanır bir düğüm
umrunda mı zamanın senin küskünlüğün
için öyle sıkılır kimse bilmez neyin var sen bile
olup bitenleri seyredersin öylece
yalnızsındır kalabalıklar içinde kim daha iyi bilir ki
bir ses vardır çözer herşeyi yasaktır duyamazsın
bazen kendi gölgene basar sendelersin ıssız sokaklarda
bir karayel eser üşütür yalnızlığını yüzüne vurur
çıkar gelir pişmanlıklar en zayıf anında
boğazında yıllanır bir düğün
bazen
gündüzün geçtiğini farketmedin bile
anılar sinemasından bir bilet almışsın bu gece
ömrün küsmek ve pişmanlıkla geçip gidiyor
hala aynı soruyu soruyorsun kendine
bazen kendi gölgene basar sendelersin ıssız sokaklarda
bir karayel eser üşütür yalnızlığını yüzüne vurur
çıkar gelir pişmanlıklar en zayıf anında
bazen
bazı kelimesi ile birlikte en nefret ettiğim kelimedir. o kadar ki bu kelimeleri kullananlara kafa atasım gelir. buyrun örnekleyelim;
+ sayın ajdar nane bey, ismail yk'yı sizin yetiştirdiğiniz söyleniyor, ne diyosunuz bu konu hakkında?
- tabii. kendisi elimde büyüdü. ama işte bazenbazı insanlar bazı yanlışlar yapabiliyor ve bu yanlışları bazen düzeltemiyorlar.*
ya da şöyle örnekleyebiliriz.
+ efendim sizin hakkınızda şöyle böyle diyorlar, ne kadar doğrudur veya yanlıştır?
- ben var ya ben, benim elimde bazı belgeler var, bu belgeleri açıklarsam bazı insanların canı yanabilir.bazen oluyor böyle dallamalar çıkıyor, konuşuyor ama elimde bazı belgelerim var!
ne kardeşim bu? bazı belgelerin mi var? çıkar o belgeleri, kimden korkuyorsun, hangi belgeymiş o? göster de bilelim. hem kimin canı yanacakmış onu da söyle! ya da birileri elinde büyümüşse söyle kimmiş o insan. nası yanlışlar yapmış anlat! nedir yani bazı bazenle açıklamama mı yapılır? laf mıdır bu yani şimdi?
sinir etmeyin adamı da açıklayın ne açıklayacaksınız!
güneş doğar güneş batar
ama insan uyumaz bazen düşünür
geceler kısa, çabuk geçer
ama insan uyumaz bazen düşünür
deniz masmavidir ne güzel
ama insanlar görmez bazen
şiirler şarkılar masallar
GALATASARAY Taraftar Albümünde bulunan Edip Gürman tarafından yazılmış şiir. şöyle ki;
Bazen
nefes almak değildir, yaşamak...
onunla gülüp, onunla ağlamaktır...
sarı-kırmızı olmaktır, her an onu solurcasına...
Bazen...
özgürlük, çimlerde koşmak değildir...
sevdası uğruna prangaya vurulmaktır...
hep ona tutuklu kalmışçasına...
Bazen...
başarı... para, kupa kazanmak değildir...
insanların yüreğine dağlanmaktır...
damarında, kanında yaşarcasına...
Bazen...
imparatorluk, ülkeleri ele geçirmek değildir...
bir meşin yuvarlakla , yürekleri fethetmektir...
sınır tanımadan hüküm kurmaktır, milyonlarcasına...
Bazen...
aslan, bir hayvan değildir...
bir simge, bir semboldür... tarifsiz güçtür...
ruhundaki asalete yazılmışcasına...
Bazen...
cehennem... öbür dünya değildir...
taraftarla coşmuş, Sami Yen'dir...
alev alev yanarcasına...
Bazen...
imkansız... olmaz değildir...
7 kişi 7 sıfır yenmek, ağları delmek, şampiyonluktur milenyumda...
hayalleri gerçek yapmaktır... sahaya her çıktığında...
Bazen...
kral olmak, taç giymek değildir...
soyunu sevgiden, unvanı halktan almaktır...
her doğan bebenin Metin olmasıdır...
kuşaktan kuşağa akarcasına...
Bazen...
Vefa... semt adı değildir...
14 yıl kan kusup, ölümüne arkasında durmaktır...
her şartta, yıkılmaz bir duvarcasına...
Bazen...
tarih, tozlu bir sayfa değildir...
gerçektir, yaşamdır...
1905'te doğup ciltlere sığmamaktır...
destanların değişmez yazarı olurcasına...
Bazen...
güç, bir sıfat değildir...
evsiz barksız, beş parasız, en zorda, tüm dünyayı ayağa kaldırmaktır...
üstünde sade bir parçalı formayla, kolaycasına...
Bazen...
cesaret, korkuyu yenmek değildir...
onbinlerce rakibin arasından geçip, kalesine bayrağı dikmektir...
tek başına... kimse yokmuşçasına...
Bazen...
sevgi... anne, baba, eş, dost değildir...
onlardan ötedir... tutkudur renklere, armaya...
ayrılmaz parçanmışçasına...
Bazen...
hayat her şey değildir...
Galatasaraylı olup Galatasaraylı gibi yaşamaktır
doğumdan ölüme
kalbin her çarptığında...
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.