http://www.bkmonline.net/tr/tv_detay.bkm?id=42
bir saatlik zamana, bütün bir hayat sığdırmış,
polat alemdarlardan önce silahsız delikanlıları olmuş,
spartakist vedat ve hıçayrılmadığı dostu haydaa sulhi'si olmuş...
ancak bitmiş hatıralarımızda içten hatırlanmış dizi...
(bide dipnot: Hafta içi hergün atv'de gece yarısından sonra verilmektedir...)
(1:15 civarında)
bizlere yılmaz erdoğan'ı* demet akbağ'ı* altan erkekli'yi, erdal ve gürdal tosun kardeşleri, serhat özcan'ı*, aydın tolan'ı*, erdoğan dikmen'i* tanıtmış veya tekrar hatırlatmış, sevdirmiş, yüzümüzde uzun süre gülücükler açtıran bir bkm yapımı.
ama sonra yılmaz erdoğan, demet akbağ ve altan erkekli, göbekleri beraber kesilmişcesine her projede, her dizide her tiyatroda her filmde beraber oynamaya başlayınca "biz nerde hata yaptık" diye düşünmeye de başlamadık değil.
not: gürdal tosun'un, aydın tolan'ın ve erdoğan dikmen'in ruhları şad olsun!
sahip olduğu karakterlerin renkliliğiyle ve oyuncularının kabiliyetiyle çok uzun zaman boyunca hiçkaçırmadan izlediğim mükemmel bir televizyon dizisi. yılmaz erdoğan'ın ne kadar yetenekli olduğuna da o zamanlar şahit olmuştum. olgun şimşek, demet akbağ, altan erkekli, erdal tosun, aydın tolan... gerçekten mükemmel bir kadrosu vardı. bence türk televizyon tarihinin mihenk taşı olan bir diziydi...
5 yıllık aradan sonra perdesini tekrar açan dizidir. bir kaç eksik dışında eski kadroyu tekrar toplamış, eklenen yeni oyuncularla da renklenmesi muhtemeldir.
yılmaz erdoğan'ı şöhret merdivenlerinde "star"lığa tırmandıran "mükremin abi" karakteri ile özdeşleşen tiyatro kırması bir televizyon dizisi. y. erdoğan, orada tüm mizah hünerini sergilerken, geçmiş ve gözlemle edinilen ama asla içselleştirilmemiş olan değerler sistemini de arsızca tüketmektedir. geçmişinin içselleşmese bile yetenek olarak kendisinde biriktirdiği siyasal sezgi ve konjonktürel koku alma yeteneği, ona tam 90'ların ikinci yarısinda mükremin abi"yi yarattırdı. bugün ise bir "yeniden keşfedişle" tekrardan izleyicilere sunulmak üzere cilalanmakta.
cumhur abi'leri sevmeyen mükremin. spartaküs vedat'la bürosunu bastığı da olmuştur o "cumhur alçağının". pipolu tankut'tan hazetmeyen mükremin. en iyi arkadaşı tirbüşon olan mükremin. tutunamayanlardandı çünkü, kendisi gibi. evet, tutunamamıştı bir yere ve bundandır otuz yaşına kadar devlet memuru babasından azar işitmesi. yılmaz erdoğan'ın bu televizyon dizisindeki yer alan karakterlerine baktığımızda çok da zekice seçildiği aşikardır. "güldürürken düşündüren" yanıltmacası içinde yer alan programın oluşum yıllarına dair naçizane bir hatırlatma yapmak isterim:
zaman 90'ların ikinci yarısı. toplumsal çözülme ve altüst oluşun, sonrasında hızlanarak devam edeceği yılların başı daha. çelişkili bir dönem. deyim yerindeyse arabesk yıllar. kentlerde yükselen neoliberalizmin dev plazalarının, akmerkezler'inin sıkıştırdığı kondularda biriken isyan alev alıyor, kaotik bir görünüm sergiliyor. bıçkın delikanlılıkla, devrimci abilik iç içe geçiyor. burjuvazinin ideolog ve bilumum kültür cephesi de bunun farkında hani. işte o dönemin ruhunu siyasal sezgileri ile doğru okuyan erdoğan ve onun gibileri, geçmişlerini yeteneklerinin yardımıyla, bu öfkeyi mahalle delikanlılığına tıkmakta kullanılacak bir tüketim malzemesi olarak sistemin hizmetine sokuveriyorlar ve ortaya mükremin abi'ler çıkıveriyor.
ve şimdi; zaman 2000'lerin başı. ne hikmettir ki mükremin ve bilumum tipler yeniden canlanıyor bir maharetle. demokrat biri olarak tanınan y. erdoğan'ın mahareti. ve bu konudaki mahareti sayesinde, cumhur abi'lerin ofisini spartaküs vedat'arla beraber basmıyor, spartaküs vedat'ları mutfağında çalıştırıp, etiler'deki işletmesi yazı kebap'ta onlarla kadeh tokuşturuyor.
durum komedisi üzerine yapılmış bir başyapıt. sıradan esprilerle insanları güldürmek yerine bir hikayeye bağlı kalarak da insanları güldürmeyi başarabilmiş* banttan yayınlanan tiyatro oyunu. mükremin abisi, lütfiyesi, tırbüşonu, saldırayı, vampir irfanı, kudreti ve daha bir çok karakteriyle tiyatro resitali veren yapıt. 80 lerde doğan çocukların televizyon eğlencesi.
tüm pozitif ayrımcılığa rağmen olmuyor, gitmiyor, atıp tutulan (bkz: avrupa yakası)nın reklam arası bile daha fazla tebessüm bırakıyor yüzde. bir zamanlar ne çok sarmıştı oysa, salı günleri çarşambadan beklenir olmuştu, dönmeselermiş keşke, akıllarda hep eski halleriyle kalsalarmış, mış mış da mış mış...
edit: yok yok oluyor galiba, olsun da yemeye razıyım ben sözlerimi, ha gayret.
yıllar önce mükremin abi, zabıta irfan feriştah gibi tiplemelerle tanınan şimdilerde ise yeni versiyonu ile ekranlara çıkan tiyatro dizi karışımı bir şey. kendine has bir havası konusu, tarzı vardır. eskisi kadar tutmasa da yine de adından söz ettireceğe benzeyen tv yapımı.
özellikle ,oduncunun diri vücutlu karısı feriştah 'ın 'edeleli sevdam' *dediği esas oğlan, delikanlımükremin' e dair fantazileri merakla beklenen ve ilgiyle takip edilen eğlencelik yapım.
çok yakında güven kıraç'ın da boy göstereceği dizimsi, tiyatromsu yapım..* güven kıraç ikinci bölümde ''iki bölümdür seyirciye selam veriyoruz, ama daha bir rol vermediniz kardeşim'' şeklinde sahneye girmiş ve serzenişte bulunmuştur.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.